Makaleler

El Alem Canavarı – Damla Ornadis

Sevmeyi bilmeyen insana kimi sevdiğinizi anlatamazsınız. Yüzyıllardır saf sevgi yerine şiddetle büyütülmüş nesiller yetiştiren toplumun kavgası hep kendiyle oldu, kendi yetiştirdiği sevgisiz askerlerle. Yani adına toplum veya el alem dediğimiz illet için pek bir hayal ürünüydü birini saf bir şekilde kırmadan dökmeden sevebilmek. Hal böyle olunca her şeye karışan toplumun her ne kadar engellemeye çalışsa da insanın doğası gereği ortaya çıkıp kardelen misali sevgisizliği yenen cılız ama aynı zamanda kahraman sevgisine  sınırlar getirmesi kalıplar koyması içten bile değildi.

Toplum önce normal denen yapıyı kurdu. Bu normalde yalnızca farklı cinsiyetlerin, benzer aile yapılarının, aynı din ve soyların birlikteliği mümkündü. Sonra normale uymayanları kendinden ayırdı. Son hamlesi hepsinden beterdi. Sözde normalleri diğerlerini kınamak ve yargılamak için yargıç konumuna soktu. Bu yargıçlar sanki dava onların davasıymış gibi olayı benimseyip adeta kraldan çok kralcı oldular. Toplum bile bazen kendi yetiştirdiği canavardan korkar hale geldi.

Sen ben belki uyduk toplumun koyduğu kurallara belki uyumadık peki onlar buna karşı ne yaptı? LGBT’ci diye ayırdı seni beni. Aynı başı açık başı kapalı diye ayırır gibi, Türk Kürt diye ayırır gibi, Yahudi Müslüman diye ayırır gibi…

Biz bütün bu el alem olayına karşı geçmişe dönüp çocuklarımızı nefretle, ayrıştırmayla büyütmesek babalar çocuklarının başını okşasa mesela, kızını dövmeyen sırtını sıvazlasa misal dünya daha masum daha yaşanılası olmaz mı?

Gün geçtikçe Titanic misali batan insanlığa, sevmek  batmaya başladı. Koyulan kurallar sevenleri birbirinden ayırdı, sevmeyen kalpleri birleştirdi. Sevilmeyen bir düzen inşa etti. Hal böyle olunca kendini anlatmak, aşkını ispat etmek zorunda kaldı kimi kesimler. Oysa sevmek sadece sevmektir.

Dönüp kendi içine bir bak. Daha önce kimseyi sevgisi ile yargıladın mi? Bırak onu bunu kimi sevdiğini düşün ve bu sevgi için kendini yargıladın mı bir de ona bak. Bazen sevmemen gerektiğine inandırıldığın için sevmedin belki birilerini. Belki de hala bu nedenle birilerini sevemiyorsun.

Söz konusu yasaklar olunca pek uymaya meraklı değiliz, ta ki toplum bizi kınayana kadar. Belki de toplumun kınadığı başka konularda bu kadar ısrarcı olsak. Mesela insana şiddet, kadına taciz veya hayvan hakları konusunda. Hoş o konular yapılınca toplum tarafından o kadar da hor görülmüyor ki hala devam ediyor. Belki toplum denilen yapı sanılanın aksine bir tutarsızlık bütünüdür ve ona çok da kulak asılmamalıdır.

Fotoğraf: İstanbul Pride, 2022. Kemal Aslan / AFP