Kaynak: Bianet, Tuğçe Yılmaz
İstiklâl Caddesi’ndeki kilisenin avukatı Afşin Hatipoğlu: “Mektubu gönderen kişi, kargocuyu ‘Kargomu geç götürdü’ diye şikâyet etmiş.”
İstanbul’un Beyoğlu ilçesinde bulunan, kentin en büyük ve cemaati en kalabalık Katolik kilisesi Saint Antuan’a, içerisinde Kâbe ve Türk bayrağı çizimi olan bir mektup gönderildi.
Üzerine Türk bayrağı örtülü Kâbe resimlerinin fotoğrafını, kilisenin avukatı Afşin Hatipoğlu paylaştı. Hatipoğlu, IŞİD’in saldırdığı Santa Maria Kilisesi’nin de avukatı.
Konuyla ilgili bianet’e bilgi veren Hatiopoğlu, Santa Maria Kilisesi’ndeki saldırıdan sonra ayinlerde ve giriş-çıkışlarda güvenlik önlemlerinin artıldığını; ancak bu önlemlerin titizlikle sürdürülmesi gerektiğini belirtti.
“İki ay önce mazot dökülmüştü”
Hatipoğlu, açıklamasına şöyle devam etti:
“Karakalemle çizilmiş iki ayrı resim gönderildi Saint Antuan’a, üzerlerinde Kâbe ve Türk bayrağı olan. Bir resimde kalem de var. Mektubu gönderen kişi, kargocuyu şikâyet etmiş, kargomu geç götürdü diye. Savcıya verdik resimleri ve Santa Maria Kilisesi dosyasına eklettik. İki ay önce de kilisenin önüne mazot dökülmüş ve yangın çıkarma girişimi olmuştu. Mazot yanmamış; ama benzin dökseler yanacaktı kilise. Bunları paylaşmamıştık; ama saldırılar üst üste gelince paylaşmamız gerektiğini düşündük.
“Saldırılardan ötürü kiliselerin cemaatlerinde bir korku ve tedirginlik var. Santa Maria Kilisesi saldırısından sonra, İstanbul kiliselerindeki ayinlerde ve giriş-çıkışlarda güvenlik önlemleri artırıldı. Ama şu an ülkenin gidişatı din üzerinden çatışma ortamını salık verdiği için, bazı kişi ve örgütler de bu çatışma ortamını ikonik mabetler üzerinden kullanmaya çalışıyor. Buna mahal vermemek lazım.
“Önlemler devam etmeli”
“İstanbul, çok sayıda kiliseye ev sahipliği yapan bir şehir: Ortodoks, Protestan, Katolik, Gregoryan… Saint Antuan ise İstanbul’daki en büyük ve en önemli kiliselerden. İstiklâl Caddesi’nin ortasında ve etkileyici bir mimariye sahip. Bunların yanı sıra herkesin çok rahat erişebileceği bir yerde.
“Emniyet güçleri evet, olaylar olduktan sonra yapanları çabuk yakalıyor; ama olaylar, saldırılar olmadan bu insanları bulmak lazım. Sürdürülebilir güvenlik tedbirlerinin alınması gerekiyor. Saldırı oldu, üç-beş hafta güvenlik önlemi alalım demekle olmuyor.”
St. Antuan Katolik Kilisesi hakkında
1221 yılında Fransiskenler Konstantinopolis’e (İstanbul) yerleşti. İlk evleri Theotokos Kyriotissa Kilisesi oldu. 1230’lu yılların başlarında rahipler, kurucuları Assisili Aziz Fransua adına, Galata civarında başka bir kilise inşa etti. Tapınak, o zamanlarda Latinlerin Aya Sofyası olarak tanındı. 1306’da Rum kesimindeki ilk kiliselerinden uzaklaştırılan rahipler, Galata’da Aziz Fransua’daki rahiplere katıldı. 350 yıl boyunca ellerindeki tek kilise St. Antuan olacaktı.
1639 ve 1660 yangınlarında iki kere alevler içinde kalan ve yeniden kurulan, bütün çevresini yutan 1696 yangınından ise mucize eseri kurtulan Aziz Fransua Kilisesi’ni II. Mustafa camiye çevrdi. 7 Mart günü rahipler, Pera’daki küçük bir kır evine taşındı.
1724’te Pera’da Aziz Antuan adına yeni bir kilise inşa edildi ve kutsandı. 1904’te yeni tramvay yolu için Aziz Antuan Kilisesi’nin yıkılması gerektiğinden rahipler aynı cadde üzerinde kiliselerini kurabilecekleri bir alan aradı. Özel bir toplantıda X. Papa Pius, Bölge Temsilcisi Peder Giuseppe Caneve’yi teşvik etti ve projeyi kutsadı.
1907’de maddi kaynak yetersizliğinden inşaat çalışmaları yarıda kesildi. İki yıl aradan sonra kaldırım düzeyindeki inşaata yeniden başlandı ve 1911’de yeni kilise tamamlandı. 1912’de Aziz Antuan’ın naşının Padova Basilikası’ndaki yerine taşınmasının yıldönümü olan 15 Şubat günü Rahipler, yeni kiliselerine taşındı. Kilise kutsandı ve ibadete açıldı.
1967’de VI. Paul, Türkiye topraklarında bir Papa tarafından okunan ilk ayini sundu.
İstanbul doğumlu İtalyan Mimar Giulio Mongeri tarafından İtalyan Neo-Gotik üslubunda, betonarme olarak inşa edilen kilisenin duvarları belirli yüksekliğe kadar mozaik kaplama ve yapının dış cephe duvarları tuğladan. İstiklâl Caddesi girişindeki avlunun önündeki altışar katlı ve birbirlerine bir geçitle bağlanan iki apartman, kiliseye gelir getirmesi için inşa edildi. St. Antoine Apartmanları ismi verilen bu binalar, İstiklâl Caddesi’nin ilk betonarme yapılarından.
Kaynak: Bianet, Tuğçe Yılmaz
İstiklâl Caddesi’ndeki kilisenin avukatı Afşin Hatipoğlu: “Mektubu gönderen kişi, kargocuyu ‘Kargomu geç götürdü’ diye şikâyet etmiş.”
İstanbul’un Beyoğlu ilçesinde bulunan, kentin en büyük ve cemaati en kalabalık Katolik kilisesi Saint Antuan’a, içerisinde Kâbe ve Türk bayrağı çizimi olan bir mektup gönderildi.
Üzerine Türk bayrağı örtülü Kâbe resimlerinin fotoğrafını, kilisenin avukatı Afşin Hatipoğlu paylaştı. Hatipoğlu, IŞİD’in saldırdığı Santa Maria Kilisesi’nin de avukatı.
Konuyla ilgili bianet’e bilgi veren Hatiopoğlu, Santa Maria Kilisesi’ndeki saldırıdan sonra ayinlerde ve giriş-çıkışlarda güvenlik önlemlerinin artıldığını; ancak bu önlemlerin titizlikle sürdürülmesi gerektiğini belirtti.
“İki ay önce mazot dökülmüştü”
Hatipoğlu, açıklamasına şöyle devam etti:
“Karakalemle çizilmiş iki ayrı resim gönderildi Saint Antuan’a, üzerlerinde Kâbe ve Türk bayrağı olan. Bir resimde kalem de var. Mektubu gönderen kişi, kargocuyu şikâyet etmiş, kargomu geç götürdü diye. Savcıya verdik resimleri ve Santa Maria Kilisesi dosyasına eklettik. İki ay önce de kilisenin önüne mazot dökülmüş ve yangın çıkarma girişimi olmuştu. Mazot yanmamış; ama benzin dökseler yanacaktı kilise. Bunları paylaşmamıştık; ama saldırılar üst üste gelince paylaşmamız gerektiğini düşündük.
“Saldırılardan ötürü kiliselerin cemaatlerinde bir korku ve tedirginlik var. Santa Maria Kilisesi saldırısından sonra, İstanbul kiliselerindeki ayinlerde ve giriş-çıkışlarda güvenlik önlemleri artırıldı. Ama şu an ülkenin gidişatı din üzerinden çatışma ortamını salık verdiği için, bazı kişi ve örgütler de bu çatışma ortamını ikonik mabetler üzerinden kullanmaya çalışıyor. Buna mahal vermemek lazım.
“Önlemler devam etmeli”
“İstanbul, çok sayıda kiliseye ev sahipliği yapan bir şehir: Ortodoks, Protestan, Katolik, Gregoryan… Saint Antuan ise İstanbul’daki en büyük ve en önemli kiliselerden. İstiklâl Caddesi’nin ortasında ve etkileyici bir mimariye sahip. Bunların yanı sıra herkesin çok rahat erişebileceği bir yerde.
“Emniyet güçleri evet, olaylar olduktan sonra yapanları çabuk yakalıyor; ama olaylar, saldırılar olmadan bu insanları bulmak lazım. Sürdürülebilir güvenlik tedbirlerinin alınması gerekiyor. Saldırı oldu, üç-beş hafta güvenlik önlemi alalım demekle olmuyor.”
St. Antuan Katolik Kilisesi hakkında
1221 yılında Fransiskenler Konstantinopolis’e (İstanbul) yerleşti. İlk evleri Theotokos Kyriotissa Kilisesi oldu. 1230’lu yılların başlarında rahipler, kurucuları Assisili Aziz Fransua adına, Galata civarında başka bir kilise inşa etti. Tapınak, o zamanlarda Latinlerin Aya Sofyası olarak tanındı. 1306’da Rum kesimindeki ilk kiliselerinden uzaklaştırılan rahipler, Galata’da Aziz Fransua’daki rahiplere katıldı. 350 yıl boyunca ellerindeki tek kilise St. Antuan olacaktı.
1639 ve 1660 yangınlarında iki kere alevler içinde kalan ve yeniden kurulan, bütün çevresini yutan 1696 yangınından ise mucize eseri kurtulan Aziz Fransua Kilisesi’ni II. Mustafa camiye çevrdi. 7 Mart günü rahipler, Pera’daki küçük bir kır evine taşındı.
1724’te Pera’da Aziz Antuan adına yeni bir kilise inşa edildi ve kutsandı. 1904’te yeni tramvay yolu için Aziz Antuan Kilisesi’nin yıkılması gerektiğinden rahipler aynı cadde üzerinde kiliselerini kurabilecekleri bir alan aradı. Özel bir toplantıda X. Papa Pius, Bölge Temsilcisi Peder Giuseppe Caneve’yi teşvik etti ve projeyi kutsadı.
1907’de maddi kaynak yetersizliğinden inşaat çalışmaları yarıda kesildi. İki yıl aradan sonra kaldırım düzeyindeki inşaata yeniden başlandı ve 1911’de yeni kilise tamamlandı. 1912’de Aziz Antuan’ın naşının Padova Basilikası’ndaki yerine taşınmasının yıldönümü olan 15 Şubat günü Rahipler, yeni kiliselerine taşındı. Kilise kutsandı ve ibadete açıldı.
1967’de VI. Paul, Türkiye topraklarında bir Papa tarafından okunan ilk ayini sundu.
İstanbul doğumlu İtalyan Mimar Giulio Mongeri tarafından İtalyan Neo-Gotik üslubunda, betonarme olarak inşa edilen kilisenin duvarları belirli yüksekliğe kadar mozaik kaplama ve yapının dış cephe duvarları tuğladan. İstiklâl Caddesi girişindeki avlunun önündeki altışar katlı ve birbirlerine bir geçitle bağlanan iki apartman, kiliseye gelir getirmesi için inşa edildi. St. Antoine Apartmanları ismi verilen bu binalar, İstiklâl Caddesi’nin ilk betonarme yapılarından.
Paylaş: