Haberler

Ada Dosyası Yaklaşırken: Adalar İmar Planına İtiraz Çağrısı

Avlaremoz Eylül ayında yayımına başlayacağı Ada dosyası için geri sayımda. Ancak Ada dosyasının kalbini oluşturan Prens adalarının akıbeti hakkında hatırlatmak istediğimiz önemli bir husus var.

Temmuz sonunda askıya çıkan Adalar İmar Planına son itiraz süresinin 28 Ağustos olduğuna dikkat çekmek istiyoruz.

Adalılar tarafından korkuyla karşılanan imar planının adaları koruma amaçlı olmadığı düşünülüyor. Yapılılaşmayı artıracak imar planının adaların doğal, sosyal, kültürel dengesini bozacağına inanılıyor.

Kınalıada, Burgazada, Heybeliada, Büyükada ve Sedefadası için hazırlanan 1/5000 ve 1/1000 ölçekli planlara ayrı ayrı itiraz etmek mümkün. İtiraz e-devlet üzerinden de kolaylıkla gerçekleştirilebiliyor.

Adalar Sivil İnisiyatifi’nin hazırladığı yönergeye göre aşağıdaki adımları izleyerek e-devlet üzerinden başvurunuzu gerçekleştirebilirsiniz.

1. E-devlete girin
2. Arama çubuğuna e-planlar yazın
3. Askıda planlar seçeneğine tıklayın
4. Açılan penceredeki haritada Adalar üstüne tıklayın
5. Listelenen planlardan üstteki listenin yanındaki üç noktaya tıklayıp açın
6. Açılan pencerede ‘İtiraz edin’ kutucuğuna tıklayın
7. Onayla’ya basın
8. Mail ve telefon bilgilerinizi girin
9. Açıklama kısmına aşağıdaki yazımızı kopyalayın
10. Dosya kısmına da ekteki dosyamızı ekleyin
11. Kaydet’e basın.

Adalar Koruma Amaçlı İmar Planıları’na dair askıya çıkmış 1/5000 ve 1/1000 plan hükümleri ve haritaları incelemem sonucu; bu çalışmanın koruma amaçlı ve katılımcı odaklı hazırlanmadığını görüyorum.
Orman alanlarına, alanların içerisinde yapılaşmayı, devamında insan hareketliliğini artıracak doğal yaşam döngüsünü bozacak ‘donatı’ alanları yerleştirmiştir. Adalar ormanları, ağaçlıkları, tarımsal üretim alanları sit dereceleri 2. ve 3. derecete düşürülerek koruma kalkanı zayıflatılmış, turizm tesisi ve konut yapımına açık hale getirmiştir.
İtiraz konusu planlarda deprem başta olmak üzere doğal afetler, jeolojik veriler ve ekolojik veriler dikkate alınmamıştır. Tarihsel olarak depreme maruz kalacağı bilinen, yakın dönemde büyük bir deprem beklenen alanda yapı ve nüfus yoğunluğu artıralarak depremde zarar görme riski artırılmakta, mevcut yapıların depreme dayanıklılığı konusunda ise uzun yıllardır süren analitik çalışmalara rağmen gerekli ve yeterli düzeyde önlem tanımlanamamaktadır. Risk durumunda gerekli su sarnıçlarından, yangın önlemlerine ve alternatif gıda meselesine kadar çok sayıda kesişimsel konu vardır. Afet anında su kaynakları, anakara ile bağlantının kopması durumunda gıda kaynağı olabilecek bostanların yerleri ve yeterliliği konusu muğlak bırakılmıştır. Günümüzün risk koşullarına, iklim felaketine karşı önlemlere yine itiraz konusu imar planlarında hiç yer verilmemiştir. Toprak kayması, heyelan ve tsunami tehlikesi olan yerlerde sosyal tesis, günü birlik tesis alanı yapılması öngörülmüştür.