Cuma günü 8 Mart Emekçi Kadınlar Günü’ydü. Kadınlar pek çok yerde sokağa çıkarak, özgürlüklerini ifade etmeye çalıştılar.
Ne yazık ki, bazı gösteri yürüyüşleri ve organizasyonlar planlandığı gibi geçmedi. Bunlardan bir tanesi ise Kotel’de Duvarın Kadınları (‘Women of the Wall’) tarafından düzenlenen özel dua ritüeliydi.
Duvarın Kadınları kuruluşlarının 30. yılını, Roş Hodeş***’i ve Kadınlar Günü’nü kutlamak için, Kotel’de özel bir tören düzenlediler. Ancak törene sadece bu feminist örgütün üyeleri ve destekçileri katılmadı. Törene okuldaki Rabileri tarafından özellikle okul servisleriyle pek çok genç kadın gösteriyi protesto etmek için gönderildi.
Okulları tarafından özellikle gönderilen bu genç kadınlardan bazıları Haaretz muhabirlerine, özellikle Kotel’e erken gelerek Duvarın Kadınları’na dua edecek alan bırakmamak adına orayı doldurduklarını söylediler.
Feminist grubu protesto edenler elbette sadece ulta-ortodoks kadınlar değildi. Etrafta ‘reformun dini olmadığına’ ilişkin pek çok pankart bulunuyordu. Grubu korumak adına inşa edilen barikat, ultra-Ortodoks genç erkekler tarafından aşıldı. İki kadının gösteri sonrasında yaralanma sebebiyle hastanede tedavi olduğu bildirildi.
Duvarın Kadınlar’ı ulta-ortodoks kadınların saldırısına uğrarken, grubun destekçilerinin ve ortodoks olmayan cemaatlerin liderlerinin üzerine tükürüldü, tırmalandı ve tehdit edildi.
Durumu açıklanması istenen Yeruşalayim Polisi ise varolan durumu oldukça taraflı bir şekilde anlattı: ‘Bu sabah Kotel’de Roş Hodeş duası esnasında, Duvarın Kadınları grubundan bazı üyeler ana dua bölümüne geldiler, bu belli ki, sürtüşme ve provakasyon yaratma amaçlarını gösteriyor.‘ Reform hareketi liderleri başta olmak üzere pek çok kişi polisin bu tavrını kınayarak, polislerin kadınları koruma görevi olduğunu hatırlattı.
Alanda pek çok güvenlik gücü olmasına karşın polisin ne sözlü ne de fiziksel saldırıya tepkisiz kalması dikkat çekti.
Gösteri esnasında yaralananlardan Rabi Noa Sattath, dua edecek yeterince alan olmadığını söylemek üzere polisin yanına gittiğinde Ortodoks erkekler tarafından saldırıya uğradığını, yere itildiğini, üzerine basıldığını ve tırmalandığını anlatıyor.
Saldırıya uğrayanların arasında, Duvarın Kadınları’nı desteklemeye gelen erkekler de mevcuttu. Yahudi Çoğulculuk Gözetimi müdürü Nerya Knafo, tallet****inin püsküllerinin koparıldığını, tefilin*****inin çıkarıldığını ve bazılarının kendisini öldürmekle tehdit ettiğini anlattı.
Tüm bu olan olaylara karşı hükumetten herhangi bir tepki gelmezken ilerici Ortodoks bir hareketin yetkilisi Shmuel Shattach Ortodoks olmayanlara edilen hakaretleri ve uygulanan şiddeti kınadığını bildirdi. Shattach ayrıca bu şekilde olumsuz yaklaşımların asimilasyona sebep verdiğini ve İsrael dışında yaşayan Yahudi gençleri kendilerinden uzaklaştırdığını söyledi.
Meretz partisinin başkanı Tamar Zandberg ise: ‘Kadınlara şiddetle saldırılıyor – hem de Kadınlar Günü’nde – sadece inançlarına göre dua etmek istedikleri için.‘ derken hükumetin sessizliğine de dikkat çekti.
Tören ise yaşanan saldırılardan sonra, planlandığı yerde değil Kotel’in küçük bir bölümünü kapsayan egaliteryen alana taşındı.
** Kotel: Türkçe’de Ağlama Duvarı olarak adlandırılan, BetAmikdaş’ın günümüze kadar ulaşmış tek kalıntısı olan Batı Duvarı’na verilen İbranice isimdir.
*** Roş Hodeş: Yeni Ay, İbrani takvimi Güneş ve Ay takvimine göre hazırlanmıştır, her yeni ay kutlanır.
**** Tallet: Dua şalı. Ortodoks cemaatlerde erkekler tarafından kullanılır. Fotoğraflarda Duvarın Kadınları’nın üzerinde de talleti göreebilirsiniz.
***** Tefilin: Bazı özel günler (Şabat, RoşAşana, Kipur vb.) dışında her gün kola ve alna takılan bir dua objesidir. Ortodoks cemaatlerde tefilini sadece 13 yaşını tamamlamış erkekler kullanır.
Cuma günü 8 Mart Emekçi Kadınlar Günü’ydü. Kadınlar pek çok yerde sokağa çıkarak, özgürlüklerini ifade etmeye çalıştılar.
Ne yazık ki, bazı gösteri yürüyüşleri ve organizasyonlar planlandığı gibi geçmedi. Bunlardan bir tanesi ise Kotel’de Duvarın Kadınları (‘Women of the Wall’) tarafından düzenlenen özel dua ritüeliydi.
Duvarın Kadınları kuruluşlarının 30. yılını, Roş Hodeş***’i ve Kadınlar Günü’nü kutlamak için, Kotel’de özel bir tören düzenlediler. Ancak törene sadece bu feminist örgütün üyeleri ve destekçileri katılmadı. Törene okuldaki Rabileri tarafından özellikle okul servisleriyle pek çok genç kadın gösteriyi protesto etmek için gönderildi.
Okulları tarafından özellikle gönderilen bu genç kadınlardan bazıları Haaretz muhabirlerine, özellikle Kotel’e erken gelerek Duvarın Kadınları’na dua edecek alan bırakmamak adına orayı doldurduklarını söylediler.
Feminist grubu protesto edenler elbette sadece ulta-ortodoks kadınlar değildi. Etrafta ‘reformun dini olmadığına’ ilişkin pek çok pankart bulunuyordu. Grubu korumak adına inşa edilen barikat, ultra-Ortodoks genç erkekler tarafından aşıldı. İki kadının gösteri sonrasında yaralanma sebebiyle hastanede tedavi olduğu bildirildi.
Duvarın Kadınlar’ı ulta-ortodoks kadınların saldırısına uğrarken, grubun destekçilerinin ve ortodoks olmayan cemaatlerin liderlerinin üzerine tükürüldü, tırmalandı ve tehdit edildi.
Durumu açıklanması istenen Yeruşalayim Polisi ise varolan durumu oldukça taraflı bir şekilde anlattı: ‘Bu sabah Kotel’de Roş Hodeş duası esnasında, Duvarın Kadınları grubundan bazı üyeler ana dua bölümüne geldiler, bu belli ki, sürtüşme ve provakasyon yaratma amaçlarını gösteriyor.‘ Reform hareketi liderleri başta olmak üzere pek çok kişi polisin bu tavrını kınayarak, polislerin kadınları koruma görevi olduğunu hatırlattı.
Alanda pek çok güvenlik gücü olmasına karşın polisin ne sözlü ne de fiziksel saldırıya tepkisiz kalması dikkat çekti.
Gösteri esnasında yaralananlardan Rabi Noa Sattath, dua edecek yeterince alan olmadığını söylemek üzere polisin yanına gittiğinde Ortodoks erkekler tarafından saldırıya uğradığını, yere itildiğini, üzerine basıldığını ve tırmalandığını anlatıyor.
Saldırıya uğrayanların arasında, Duvarın Kadınları’nı desteklemeye gelen erkekler de mevcuttu. Yahudi Çoğulculuk Gözetimi müdürü Nerya Knafo, tallet****inin püsküllerinin koparıldığını, tefilin*****inin çıkarıldığını ve bazılarının kendisini öldürmekle tehdit ettiğini anlattı.
Tüm bu olan olaylara karşı hükumetten herhangi bir tepki gelmezken ilerici Ortodoks bir hareketin yetkilisi Shmuel Shattach Ortodoks olmayanlara edilen hakaretleri ve uygulanan şiddeti kınadığını bildirdi. Shattach ayrıca bu şekilde olumsuz yaklaşımların asimilasyona sebep verdiğini ve İsrael dışında yaşayan Yahudi gençleri kendilerinden uzaklaştırdığını söyledi.
Meretz partisinin başkanı Tamar Zandberg ise: ‘Kadınlara şiddetle saldırılıyor – hem de Kadınlar Günü’nde – sadece inançlarına göre dua etmek istedikleri için.‘ derken hükumetin sessizliğine de dikkat çekti.
Tören ise yaşanan saldırılardan sonra, planlandığı yerde değil Kotel’in küçük bir bölümünü kapsayan egaliteryen alana taşındı.
** Kotel: Türkçe’de Ağlama Duvarı olarak adlandırılan, BetAmikdaş’ın günümüze kadar ulaşmış tek kalıntısı olan Batı Duvarı’na verilen İbranice isimdir.
*** Roş Hodeş: Yeni Ay, İbrani takvimi Güneş ve Ay takvimine göre hazırlanmıştır, her yeni ay kutlanır.
**** Tallet: Dua şalı. Ortodoks cemaatlerde erkekler tarafından kullanılır. Fotoğraflarda Duvarın Kadınları’nın üzerinde de talleti göreebilirsiniz.
***** Tefilin: Bazı özel günler (Şabat, RoşAşana, Kipur vb.) dışında her gün kola ve alna takılan bir dua objesidir. Ortodoks cemaatlerde tefilini sadece 13 yaşını tamamlamış erkekler kullanır.
Paylaş: