Fania Lewando iki savaş arası dönemde Litvanya’nın Yahudi nüfusu yoğun başkenti Vilnius’ta daha önce kimsenin tercih etmediği bir şey yaptı ve etsiz yemeklerin şık sunumlarla kaşer olarak servis edildiği bir restoran açtı.
O dönem için oldukça cesur bir girişimdi zira Doğu Avrupa Yahudi yemek geleneğinin et çeşitleriyle dolu olduğunu düşününce güzel bir restorana gidip sebze yemeği sipariş etmek dini kaidelere dikkat eden bir Yahudi için ancak kaşer et bulamazsa düşünülebilecek bir şeydi. Et yemek istemeyen insanlarla 20. yüzyılın ortalarına kadar Avrupa’da karşılaşmak öyle kolay değildi. Litvanya hayvancılıkla uğraşan bir ülke olarak Yahudi olsun ya da olmasın et tüketiminin yoğun olduğu bir yerdi. Et yemek iyi bir sosyal statü zenginlik belirtisi, bayram kutlaması demekken sebze yemek yokluk ya da sıradanlık olarak görülüyordu. Fania tüm bunların tam tersini düşünüyordu. Vejetaryenliğin önemini henüz vejetaryen fikirler yaygınlaşmadan önce fark etti ve bu alanda öncü oldu.
Onun hikâyesi aslında 1880’lerin sonunda Polonya’nın Wloclawek şehrinde doğmasıyla başladı. Babası balıkçıydı. Fania, Lazarus Lewando ile evlenince Vilnius’a taşındı. O zamanlar Litvanya Rus Çarlığının idaresi altındaydı. Yahudilerin yaşamları da Rus Çarlarının emirlerine uyarak geçiyordu. Vilnius’ta Yahudiler istedikleri yerdeki evlerde oturamaz, dükkan işletemezdi. Ama kentte Alman Caddesi diye bilenen yer Yahudilere yasak değildi. Bu nedenle Alman Caddesi otellerden, restoranlara ve kafelere kadar envayi çeşit dükkanıyla Yahudi semtine dönüşmüştü.
Fania Lewando işte bu caddede 1930’larda koşer Vejetaryen Restoranını açtı. Vilnius’lu Yahudilere sebze yemeklerinin leziz, doyurucu ve elbette sağlıklı olduğunu kanıtlamak istiyordu. Şehrin en lüks işletmelerine rakip olacak şekilde açılış yaptı.
Kısa sürede dikkatleri üzerine toplayınca restoran ünlü müşterileri de ağırlamaya başladı. Ressam Mark Chagall ve Yidiş şiirler, oyunlar yazan edebiyatçı Itzik Manger gibi isimler restoranın ziyaretçi defterini övgü dolu sözlerle imzalamıştı.
Bir ziyaretçinin “Arada sırada herkes vejetaryen olabilir.” notuna sinirlenen bir başka ziyaretçi ise deftere şu notu yazmıştı:
“Mesele “herkes arada sıra vejetaryen olabilir.” meselesi değil! Vejetaryen olmak herkesin sorumluluğundadır. Daha insan olmak için, midenizin bir mezarlık olmadığını, hatta kimsesizler mezarlığı olmadığını fark edin. Vejetaryen mutfağının şairi Fania Lewando’nun yaşadığı şehir Vilnius’ta vejetaryen olmak özellikle zevk ve sorumluluktur. Tebrikler Lewando! Baş eğmez vejetaryenlik savunuculuğunuzla hümanizmden bahsedenlerden çok daha fazla güzel şey yapmış oluyorsunuz.”
Restoranın başarısıyla Fania yeni bir girişime adım atmaya karar verdi. Hedefi kadınlar için koşer vejetaryen aşçılık okulu açmaktı.
Okulun açılmasıyla birlikte alelade öğünlerden bayram yemeklerine kadar, soslar, mezeler ve tatlılar da dahil olmak üzere 400 adet tarifi ile Vilnius Vejetaryen Yemekleri kitabını çıkardı. Bu Avrupa’da bilinen ilk Yidiş Vejetaryen yemek kitabıydı. Yemeklerin çoğu restoranın menüsünde de vardı. Kitap Yidiş olarak Amerika, Büyük Britanya ve Doğu Avrupa ülkelerinde satılmaya başlandı, uluslararası bir üne sahip oldu. Avrupa’da Nazizmin yükselişiyle kitabın satışı yasaklandı.
Lewando ailesinin kaderi maalesef ki trajiktir. II. Dünya Savaşı başlamadan önce, o ve kocası Amerika Birleşik Devletleri’ne göç etmeye çalıştılar, ancak vize alamadılar ve Vilnius’ta kaldılar. Ne yazık ki Fania ve Lazarus Lewando’nun -Vilnius’taki Yahudi cemaatinin büyük çoğunluğunun başına geldiği gibi- Holokost sırasında Nazilerden kaçmaya çalışırken öldürüldüklerine inanılıyor. Mezarları dahi yok.
2015 yılında ise Fania’nın yemek kitabı yeniden basılıyor. Londra’da eski kitapların satıldığı bir fuarda tamamen şans eseri 1938 baskısı bulunan kitap alınıp New York Yahudi Araştırmaları Enstitüsü’ne bağışlanıyor. Kitap Yidiş olduğu için İngilizceye çevriliyor. Enstitüden Wendy Waxman şöyle anlatıyor:
“Yahudilikte et yemek kutlama sebebidir. Etten uzak durmak ise yas demektir. Bana kalırsa Fania’nın bu geleneği alt üst etmesi gerçekten inanılmaz.”
Geleneksel Aşkenaz Yahudi yemeklerinin sebzelerle yapılmış reçeteleriyle cholent, kishka, schnitzel, bezelye, patates ve karnabaharla pişirilmesi kolay, yeni, doyurucu ve sağlıklı lezzetlere dönüşüyor. Böylelikle etsiz yaşam tarzının savunucusu olan Fania Lewando tarifleriyle sofralarda yaşamaya devam ediyor.
Eğer yolunuz Vilnius’a düşerse ve Alman Caddesine (Vokiečių Caddesi olarak geçiyor) giderseniz, sanatçı Gunter Demnig tarafından yerleştirilmiş tökezleme taşlarında Fania ve Lazarus Lewando’yu bulabilirsiniz. Bir zamanlar restoranın olduğu yer orasıymış, maalesef binanın orijinali artık ayakta değil.
Kaynakça:
https://www.tabletmag.com/sections/food/articles/vilna-vegetarian-cookbook?fbclid=IwAR0DeldpIr1v8QTdBF8n5u0iRLxkpAY7FG2-kWHKN-ua6PjdYzveAfcLle8
https://mokomesapie.lt/en/100/fania-lewando-a-jewish-pioneer-of-vegetarianism-from-vilnius/?fbclid=IwAR1KFaGQzjL9UftrWcE0smeg4uZmZyGo6-u9B_bY5RA8nwDfZfmKIkB89_8
[…] המנה הצמחונית האשכנזית של פאניה לבנדו – אבלרמוז avlaremoz.com Source link […]
[…] Aschkenasische vegetarische Küche Fania Lewando – Avlaremoz avlaremoz.com Source link […]