15 Mayıs’ta yayınladığı bir mektupla İçişleri Bakanlığı’ndaki görevinden istifa eden Lily Greenberg Call Amerikan Yahudi toplumunun içinde İsrail’in Gazze’deki savaşına dair devam eden çalkantılara ışık tutuyor.
İçişleri’ne Biden yönetimi tarafından atanan Greenberg Call mektubundan satır başları:
Başkan Biden’ın İsrail’in Gazze’deki soykırımına rezalet ve süregelen desteği devam ederken bu yönetimi temsil etmeye devam edemem.
Geçtiğimiz sekiz ay boyunca kendime birçok kez sordum: Eğer iktidarı insanlığa karşı suçları durdurmak için kullanmayacaksan, güce sahip olmanın ne anlamı var?
Ben Amerikalı bir Yahudiyim. Ailem Avrupa’da antisemit ayrımcılıktan kaçıp Amerika’ya sığındılar. […] Tüm hayatım ABD ve İsrail’deki Yahudi cemaatinde geçti. İsrail/Filistin’de zaman geçirdim ve hem okulda hem de sosyal yaşamda İbranice ve Arapça öğrendim. Ailem ve İsrailli, Filistinli arkadaşlarım ve İsrail ordusunda görev yapmış sevdiklerim var. Etrafımdaki insanlar Hamas’ın 7 Ekim’deki saldırısında sevdiklerini kaybetti; sevdikleri öldürüldü, yerlerinden edildi ve rehin alındı.
Dünyada antisemitizmin artmasından endişeliyim. Ancak bu sorunun çözümünün milyonlarca masum Filistinliyi yerinden etme, aç bırakma ve etnik temizlik yoluyla kolektif olarak cezalandırmak olmadığından eminim.
İsrail’in Filistinlilere karşı devam eden saldırısı Yahudi halkını ne İsrail’de ne de ABD’de güvende tutmuyor. Yahudi geleneğimden öğrendiğim şey her hayatın değerli olduğudur. Şiddete ve baskıya maruz kalanların yanında durmak ve adaletsizlik karşısında otoriteyi sorgulamak zorundayız.
İsrail, Gazze’de 15.000’i çocuk olmak üzere 35.000’den fazla insanı öldürdü. İsrail ordusu tıbbi altyapıyı bombaladı, bir hastaneyi kuşattı, arkasında toplu mezarlar bıraktı, Gazze’deki tüm üniversiteleri yok etti, gazetecileri ve yardım çalışanlarını hedef aldı ve pek çok affedilemez zulüm gerçekleştirdi. Bunların hepsi uluslararası hukukun ihlalidir; bunların hiçbiri Amerikan silahları olmadan mümkün olamaz. Başkan Biden bunların hiçbirini kınanmadı.
Başkanö kalıcı ateşkes çağrısı yapma, İsrail’e silah göndermeyi durdurma ve yardımı şart koşma yetkilerine sahip. ABD, son 8 ay boyunca İsrail’e yaptırım uygulamak için neredeyse hiçbir baskı aracı kullanmadı; tam tersine, İsrail’i yaptıkları için sorgulayan BM kararlarını veto ederek İsrail’in eylemlerini mümkün kıldık ve meşrulaştırdık. Başkan Biden’ın ellerinde masum insanların kanı var.
ABD uzun zamandır İsrail’in savaş suçlarına, apartheid ve işgal statükosuna olanak tanıyor. Bu statüko İsraillileri ve dünyadaki Yahudileri güvende tutmuyor. Özgürlük, güvenlik, kendi kaderini tayin etme ve onur hakkına sahip olan Filistinlileri, tıpkı Yahudi halkı ve herkes kadar kesinlikle korumuyor. Bir grubun diğerine boyun eğdirilmesini gerektiren herhangi bir sistem sadece adaletsiz değil, aynı zamanda güvensizdir. Yahudilerin güvenliği Filistinlilerin özgürlüğü pahasına olamaz ve olmayacaktır. Yahudileri Amerikan savaş makinesinin yüzü haline getirmek bizi daha az güvende kılıyor. Yönetimde farkındalık eksikliği gibi görünen şey bu konunun Amerikan halkı için ne kadar kritik olduğuna dair liderlik her iki toplum için de yıkıcı ve politik olarak felakettir.
Bugün, 15 Mayıs, Filistin toplumunun yok edilmesini anan Nekbe Günü’nde Filistin toplumunun 1948’de yok edilişi ve Filistin halkının çoğunluğunun İsrail’in kuruluşu içi yerlerinden edilmesi hatırlanıyor. Nakba ve Shoah (Holokost’un İbranice karşılığı) aynı anlamdalar: felaket. Bir halkın kurtuluşunun bir başkasının yıkımıyla gelmesi gerektiği önermesini reddediyorum. Bunun olmayacağı bir dünya yaratmaya kararlıyım ve bu Biden Yönetimi’nin içinden yapılamaz.
Ayrılma tercihim ofisimin ya da Bakanlığın bir yansıması değil. Buradaki pek çok kişi tarafından desteklendiğimi hissettim ancak bu kurumun politikaları ve eylemlerinin beni desteklediğini düşünmüyorum. Kamu topraklarımızı korumak ve güçlendirmek için kendilerinden çok şey veren Bakanlıktaki meslektaşlarıma büyük saygı duyuyorum.
Hepinizi Filistinlilerin canları için bir adım atmaya çağırıyorum. Hepimizin geleceği buna bağlı.
Lily Greenberg Call
15 Mayıs’ta yayınladığı bir mektupla İçişleri Bakanlığı’ndaki görevinden istifa eden Lily Greenberg Call Amerikan Yahudi toplumunun içinde İsrail’in Gazze’deki savaşına dair devam eden çalkantılara ışık tutuyor.
İçişleri’ne Biden yönetimi tarafından atanan Greenberg Call mektubundan satır başları:
Başkan Biden’ın İsrail’in Gazze’deki soykırımına rezalet ve süregelen desteği devam ederken bu yönetimi temsil etmeye devam edemem.
Geçtiğimiz sekiz ay boyunca kendime birçok kez sordum: Eğer iktidarı insanlığa karşı suçları durdurmak için kullanmayacaksan, güce sahip olmanın ne anlamı var?
Ben Amerikalı bir Yahudiyim. Ailem Avrupa’da antisemit ayrımcılıktan kaçıp Amerika’ya sığındılar. […] Tüm hayatım ABD ve İsrail’deki Yahudi cemaatinde geçti. İsrail/Filistin’de zaman geçirdim ve hem okulda hem de sosyal yaşamda İbranice ve Arapça öğrendim. Ailem ve İsrailli, Filistinli arkadaşlarım ve İsrail ordusunda görev yapmış sevdiklerim var. Etrafımdaki insanlar Hamas’ın 7 Ekim’deki saldırısında sevdiklerini kaybetti; sevdikleri öldürüldü, yerlerinden edildi ve rehin alındı.
Dünyada antisemitizmin artmasından endişeliyim. Ancak bu sorunun çözümünün milyonlarca masum Filistinliyi yerinden etme, aç bırakma ve etnik temizlik yoluyla kolektif olarak cezalandırmak olmadığından eminim.
İsrail’in Filistinlilere karşı devam eden saldırısı Yahudi halkını ne İsrail’de ne de ABD’de güvende tutmuyor. Yahudi geleneğimden öğrendiğim şey her hayatın değerli olduğudur. Şiddete ve baskıya maruz kalanların yanında durmak ve adaletsizlik karşısında otoriteyi sorgulamak zorundayız.
İsrail, Gazze’de 15.000’i çocuk olmak üzere 35.000’den fazla insanı öldürdü. İsrail ordusu tıbbi altyapıyı bombaladı, bir hastaneyi kuşattı, arkasında toplu mezarlar bıraktı, Gazze’deki tüm üniversiteleri yok etti, gazetecileri ve yardım çalışanlarını hedef aldı ve pek çok affedilemez zulüm gerçekleştirdi. Bunların hepsi uluslararası hukukun ihlalidir; bunların hiçbiri Amerikan silahları olmadan mümkün olamaz. Başkan Biden bunların hiçbirini kınanmadı.
Başkanö kalıcı ateşkes çağrısı yapma, İsrail’e silah göndermeyi durdurma ve yardımı şart koşma yetkilerine sahip. ABD, son 8 ay boyunca İsrail’e yaptırım uygulamak için neredeyse hiçbir baskı aracı kullanmadı; tam tersine, İsrail’i yaptıkları için sorgulayan BM kararlarını veto ederek İsrail’in eylemlerini mümkün kıldık ve meşrulaştırdık. Başkan Biden’ın ellerinde masum insanların kanı var.
ABD uzun zamandır İsrail’in savaş suçlarına, apartheid ve işgal statükosuna olanak tanıyor. Bu statüko İsraillileri ve dünyadaki Yahudileri güvende tutmuyor. Özgürlük, güvenlik, kendi kaderini tayin etme ve onur hakkına sahip olan Filistinlileri, tıpkı Yahudi halkı ve herkes kadar kesinlikle korumuyor. Bir grubun diğerine boyun eğdirilmesini gerektiren herhangi bir sistem sadece adaletsiz değil, aynı zamanda güvensizdir. Yahudilerin güvenliği Filistinlilerin özgürlüğü pahasına olamaz ve olmayacaktır. Yahudileri Amerikan savaş makinesinin yüzü haline getirmek bizi daha az güvende kılıyor. Yönetimde farkındalık eksikliği gibi görünen şey bu konunun Amerikan halkı için ne kadar kritik olduğuna dair liderlik her iki toplum için de yıkıcı ve politik olarak felakettir.
Bugün, 15 Mayıs, Filistin toplumunun yok edilmesini anan Nekbe Günü’nde Filistin toplumunun 1948’de yok edilişi ve Filistin halkının çoğunluğunun İsrail’in kuruluşu içi yerlerinden edilmesi hatırlanıyor. Nakba ve Shoah (Holokost’un İbranice karşılığı) aynı anlamdalar: felaket. Bir halkın kurtuluşunun bir başkasının yıkımıyla gelmesi gerektiği önermesini reddediyorum. Bunun olmayacağı bir dünya yaratmaya kararlıyım ve bu Biden Yönetimi’nin içinden yapılamaz.
Ayrılma tercihim ofisimin ya da Bakanlığın bir yansıması değil. Buradaki pek çok kişi tarafından desteklendiğimi hissettim ancak bu kurumun politikaları ve eylemlerinin beni desteklediğini düşünmüyorum. Kamu topraklarımızı korumak ve güçlendirmek için kendilerinden çok şey veren Bakanlıktaki meslektaşlarıma büyük saygı duyuyorum.
Hepinizi Filistinlilerin canları için bir adım atmaya çağırıyorum. Hepimizin geleceği buna bağlı.
Lily Greenberg Call
Paylaş: