Röportajlar Yemek

Meri Çevik Simyonidis: İstanbul Rum Yemek Kültürü

Bu gün size çok özel bir insanı tanıtacağım. Kendisi on parmağında on marifet olan bir kadın. Aynı zamanda bir akademisyen ve yazar. Sayıları azalan ve herkesin tadı damağında kalan Rum lezzetlerinin öncüsü ve öğretmeni. Bu kültürü tanıtıp yaşatmakla kalmıyor, öğrencilerine de öğretiyor. Büyüklerimizin yıllarca tattığı lezzetleri  yaşatmaya uğraşıyor. Bu bakımdan yaptığı iş takdire değer. Ailesinden aldığı bayrağı umutla yeni nesillere hiç bıkmadan ulaştırıyor.

Bize kendiniz tanıtır mısınız?

Haziran 1972 yılında İstanbul da Rum bir ailenin kızı olarak dünyaya geldim. Kurtuluş’ta büyüdüm. İlkokulu Kurtuluş Rum İlkokulunda orta ve lise eğitimimi Taksim Zapyon Lisesinde okudum. Üniversite eğitimini Selanik Aristoltes Üniversitesine Felsefe ve Pedagoji bölümünde yaptım. Evli ve bir kız, bir erkek iki çocuk annesiyim. İkisi de Konservatuar öğrencisi. Kızım Mimar Sinan’da tiyatroyu bitirdi, oğlum ise müziği seçti.

Uzun yıllar İstanbul Yunanistan Başkonsolosluğu memuru olarak çalıştıktan sonra kendimi çok sevdiğim gastronomi, yemek ve mutfak sanatları dünyasına yönlendirdim. Önce Bebek’te sonra Maslak, Kadıköy ve Büyükada’da olmak üzere Mezedaki adında restoranlar açtım. Şu an, online satış sistemini oturtmaya çalışıyorum.

İstanbul yeme içme sektöründeki Rum insanının yarattığı markaları ve hizmetlerini konu alan İstanbul Rum mutfağını ve efsane ustalarını anlatan kitaplar yazdım. Ayrıca İstanbul’un çok kültürlü, çok sesli, çok renkli kültürler mozaiği özelliğinin sofralarımıza yansımasını konu alan farklı kitap çalışmaları yaptım.

Mezeleriniz online olarak satın alacağınız bir siteniz var. Mezeleri sevenlerine ulaştırmak nasıl oluyor? Bir de hangi mezeleriniz var?

Mezelerimizin satışını internetten online yapmak fikri beni çok eskiden beri heycanlandırıyordu. Pandemide tam sırası olduğunu düşünerek hayata geçirdim ve internetten hem kendi web sitemizden hem de diğer uygulamalardan sipariş verilerek, butik ve kendi mutfağımızda pişen taze mezenin adrese teslimini yapıyoruz. Menümüzde hemen hemen tüm İstanbul mutfak kültürüne ait mezeler bulunmakta. Tarama, midye dolma, topik, Çerkez tavuğu, haydari, köz patlıcan, yaprak ciğer, saganaki, paçanga ve peynirli börekler, soslu patlıcanlar, biber ve lahana dolmaları, midyeli lahana sarmaları ve bir çok başka meze. Hepsine www.mezedaki.com’dan veya yemek siparişi verilen uygulamalardaki dükkanlarımızdan ulaşabilirsiniz. İstarseniz telefonla da sipariş verebilirsiniz.

Kaç kitabınız var. Bize bunlardan kısaca bahseder misiniz?

Kitaplarım, İstanbulum Tadım Tuzum Hayatım (İnkilap Yayınları), Bir Varmış Bir Yokmuş (İstos Yayınları), Tadı Damağımda Kaldı (İnkilap Yayınları), İstanbul Kokulu Mutfaklar (Sander Yayınları), Bir Masalmış Geçen Yıllar (Sander Yayınları), Unutulmaz Hayatların Reçeteleri (İnkilap Yayınları). Ayrıca 2000 yılında Atina da Ekdotiki Athinon Yayınevinden yayınlanmış bir de şiir kitabı çalışmam var. Yeni Kitap çalışmaları hazırılıklarına devam ediyorum.

İstanbul hepimiz için hem tarihi hem jeopolitik, hem sosyal anlamda, hem de coğrafya olarak çok değerli. Roma, Bizans ve Osmanlı olmak üzere üç büyük imparatorluğun başkenti olmuş ve tarih boyunca binlerce medeniyete, farklı etnik topluluklara ev sahipliği yapmış çok özel bir yer. Bunun içinde elbette ki vatanımız ve doğup büyüdüğümüz yer olarak da çok ayrı bir değeri ve anlamı var hepimiz için. İstanbullu Rumların gastronomi, pastanecilik, çikolata, meze ve tavernacılık işlerinde üstün bir kabiliyete sahip olması ve kurdukları işletme markaları ile geçtiğimiz yüzyıla ve yaşadığımız zamanlara dahi ışık tutan başarılarını yazmak benim için inanılmaz keyifli oldu.

Ayrıca belirtmek isterim ki kendime örnek olarak aldığım kahramanlarımdan çok şey öğrendim. Hepsine ayrıca çok teşekkür ediyor, saygılarımı sunuyorum. Tüm bunları araştırmak, yazmak ve bu insanları bire bir tanımak benim için büyük bir onurdu ve gurur verici bir macera, hayatım boyunca unutamayacağım bir deneyim oldu.

Gelecek planlarınız projeleriniz nedir?

Yeni kitap çalışmam İstanbul’un gözbebeği, pırlantaları ve bence hepimizin hayatında çok önemli yeri olan Adalar üzerine olacak.  Adalarda ki Rum kültürü, ada hayatı, adada yeme içme, taverna, çarşı esnafı ve her ne varsa bu konular etrafında araştırıp yazmak ve tüm bu bilgileri kitaplaştırmak istiyorum.

Konular çok, konuşmak istediğim insan da bir o kadar çok… Röportaja gittiğim insanlar eski adalılar bu konuları konuşurken o kadar heyecanlı ve keyifliler ki, o enerji bana da geçiyor ve dolayısı ile okuyucuya da geçiyor… Gençlik yılları, ada maceraları, ada geceleri, ilk aşklar, danslar, mehtaplar, yakamozlar, esnaflar, çarşılar, plajlar, dükkanlar, fayton turları… Adalar için anlatılacak çok şey var… Çalışmalara başladım ne zaman biter emin değilim… Umarım ki önümüzdeki yılın başında kitabı elimize alır, Adalara sahip olmanın ve Adalı olmanın değerini hatırlamış oluruz.