Kaynak: Hürriyet, Ahmet Külahçı
Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde ‘antisemitizm’ olarak bilinen Yahudi düşmanlığının son yıllarda büyük ölçüde arttığı zaten biliniyordu. Ama AB Temel Haklar Ajansı’nın 12 üye ülkede yaptığı kamuoyu yoklamaları bunu bir daha gözler önüne serdi. Hem de gerçekten tedirgin edici bir biçimde.
Yahudi kökenlilerin yüzde 96’sının yaşadığı 12 AB ülkesinde, kendilerini Yahudi olarak niteleyen her 10 kişiden 9’u son yıllarda Yahudi düşmanlığının arttığını düşünüyor. *
Tabii bu insanların yüzde 85’i, Yahudi düşmanlığını ve buna paralel olarak güvenlik konumlarının kötüleşmesini ‘en büyük sorun’ olarak görüyor
Yahudi düşmanlığını ‘en büyük sorun’ olarak görenlerin oranı Fransa’da yüzde 95’e ulaşırken, Belçika’da yüzde 86’yı, Almanya’da yüzde 85’i, İsveç’te yüzde 82’yi, Macaristan’da yüzde 77’yi, İngiltere’de yüzde 75’i ve İtalya’da yüzde 73’ü buluyor.
Almanya’daki Yahudi kökenlilerin yüzde 41’i geçen yıl kişisel olarak Yahudi düşmanlığı yaşadığını söylüyor.
Son 5 yılda Yahudi düşmanlığı yaşayanların oranı ise yüzde 52’ye ulaşıyor.
Almanya’daki Yahudi kökenlilerin yüzde 75’i hakarete, sataşmaya, hatta saldırıya uğramaktan korktukları için kamuya açık yerlerde Yahudi olduklarını gösteren ‘kipa’ (takke benzeri) ve başka semboller taşımadıklarını söylüyor.
Hatta yüzde 46’sı kendilerini güvende hissetmedikleri için belirli bölgelere gitmediklerini de.
Fransa’da ise durum daha da tedirgin edici.
Bunlar kayda geçen rakamlar.
Yahudi düşmanlığı yaşayanların çoğu polise de başka ilgili makamlara da bildiride ya da şikayette bulunmuyor.
Çünkü kendilerine göre gerekçeleri de var.
“Nasıl olsa bir şey değişmeyecek” diye düşünenlerin oranı yüzde 48’i buluyor.
“Şikayete değer bulmadım” diyenlerin oranı da yüzde 43’ü.
Yahudi kökenlilerin yüzde 9’u “Polise güvenmediğim için şikayette bulunmadım” diyor.
İşte bu ‘güvensizlik duygusu’ da hem tehlikeli hem de tedirgin edici bir gelişmedir.
*
Federal Kriminal Dairesi’nin verilerine göre, Almanya’da geçen yıl politik motifli bin 594 Yahudi düşmanlığı içerikli suç işlenmiş.
Zanlıların yüzde 94’ü aşırı sağcı.
Ama AB Temel Haklar Ajansı’nın kamuoyu yoklamasına göre Almanya’da yaşayan Yahudi kökenlilerin yüzde 41’i yaşadıkları Yahudi düşmanlığı zanlılarının Müslüman kökenli olduğu görüşünde.
Yüzde 20’si zanlıların sağcılar, yüzde 17’si de solcular olduğu görüşünde.
Alman makamların resmî verileriyle hiç bağdaşmayan, uzaktan yakından hiç de ilgisi ve ilişkisi olmayan rakamlar bunlar.
Yapılan kamuoyu yoklamaları, AB ülkelerinde yaşayan her üç Yahudi kökenliden birinin son 5 yıl içinde yaşadıkları ülkeyi terk etmeyi düşündüğünü gösteriyor.
İtalya’daki Yahudi kökenlilerin yüzde 23’ü, İngiltere’dekilerin yüzde 28’i, İsveç’tekilerin yüzde 35’i, Belçika’dakilerin yüzde 42’si yıllardır yaşadıkları ve vatandaşı oldukları bu ülkeleri terk edip başka bir ülkeye yerleşmeyi düşünmüşler Yahudi düşmanlığı yüzünden.
Böyle düşünenlerin oranı Fransa’da yüzde 43’ü, Almanya’da da yüzde 44’ü buluyor.
Yani nerdeyse her iki Yahudi kökenli Fransız ile Alman’ın biri, artan antisemitizm, yani Yahudi düşmanlığı nedeniyle ‘ülkelerini’ terk etmeyi kafalarından geçirmiş son 5 yılda.
Bu, gerçekten tedirgin edici bir olgudur.
Bu, barış içinde birlikte yaşam için ciddi bir tehlikedir.
Sağ popülist Almanya için Alternatif’in (AfD) Almanya’da, aşırı sağcı partilerin Fransa, Hollanda, Belçika, Avusturya ve diğer birçok AB ülkesinde her geçen yıl güçlenmeleri, bu ülkelerde toplumsal barışı ciddi bir biçimde tehdit etmektedir.
İşte bu yüzden AB Temel Haklar Ajansı’nın yaptığı bu kamuoyu sonuçları ciddiye alınmalı ve barış içinde birlikte yaşamın korunması için gereken önlemler alınmalıdır.
Hem de hiç vakit kaybetmeden.
*Avlaremoz editörünün notu: Bahsedilen oranın Avrupa’da yerleşik Yahudiler’in %96’sının yaşadığı 12 AB ülkesi olduğu tahmin edilmektedir.
Kaynak: Hürriyet, Ahmet Külahçı
Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde ‘antisemitizm’ olarak bilinen Yahudi düşmanlığının son yıllarda büyük ölçüde arttığı zaten biliniyordu. Ama AB Temel Haklar Ajansı’nın 12 üye ülkede yaptığı kamuoyu yoklamaları bunu bir daha gözler önüne serdi. Hem de gerçekten tedirgin edici bir biçimde.
Yahudi kökenlilerin yüzde 96’sının yaşadığı 12 AB ülkesinde, kendilerini Yahudi olarak niteleyen her 10 kişiden 9’u son yıllarda Yahudi düşmanlığının arttığını düşünüyor. *
Tabii bu insanların yüzde 85’i, Yahudi düşmanlığını ve buna paralel olarak güvenlik konumlarının kötüleşmesini ‘en büyük sorun’ olarak görüyor
Yahudi düşmanlığını ‘en büyük sorun’ olarak görenlerin oranı Fransa’da yüzde 95’e ulaşırken, Belçika’da yüzde 86’yı, Almanya’da yüzde 85’i, İsveç’te yüzde 82’yi, Macaristan’da yüzde 77’yi, İngiltere’de yüzde 75’i ve İtalya’da yüzde 73’ü buluyor.
Almanya’daki Yahudi kökenlilerin yüzde 41’i geçen yıl kişisel olarak Yahudi düşmanlığı yaşadığını söylüyor.
Son 5 yılda Yahudi düşmanlığı yaşayanların oranı ise yüzde 52’ye ulaşıyor.
Almanya’daki Yahudi kökenlilerin yüzde 75’i hakarete, sataşmaya, hatta saldırıya uğramaktan korktukları için kamuya açık yerlerde Yahudi olduklarını gösteren ‘kipa’ (takke benzeri) ve başka semboller taşımadıklarını söylüyor.
Hatta yüzde 46’sı kendilerini güvende hissetmedikleri için belirli bölgelere gitmediklerini de.
Fransa’da ise durum daha da tedirgin edici.
Bunlar kayda geçen rakamlar.
Yahudi düşmanlığı yaşayanların çoğu polise de başka ilgili makamlara da bildiride ya da şikayette bulunmuyor.
Çünkü kendilerine göre gerekçeleri de var.
“Nasıl olsa bir şey değişmeyecek” diye düşünenlerin oranı yüzde 48’i buluyor.
“Şikayete değer bulmadım” diyenlerin oranı da yüzde 43’ü.
Yahudi kökenlilerin yüzde 9’u “Polise güvenmediğim için şikayette bulunmadım” diyor.
İşte bu ‘güvensizlik duygusu’ da hem tehlikeli hem de tedirgin edici bir gelişmedir.
*
Federal Kriminal Dairesi’nin verilerine göre, Almanya’da geçen yıl politik motifli bin 594 Yahudi düşmanlığı içerikli suç işlenmiş.
Zanlıların yüzde 94’ü aşırı sağcı.
Ama AB Temel Haklar Ajansı’nın kamuoyu yoklamasına göre Almanya’da yaşayan Yahudi kökenlilerin yüzde 41’i yaşadıkları Yahudi düşmanlığı zanlılarının Müslüman kökenli olduğu görüşünde.
Yüzde 20’si zanlıların sağcılar, yüzde 17’si de solcular olduğu görüşünde.
Alman makamların resmî verileriyle hiç bağdaşmayan, uzaktan yakından hiç de ilgisi ve ilişkisi olmayan rakamlar bunlar.
Yapılan kamuoyu yoklamaları, AB ülkelerinde yaşayan her üç Yahudi kökenliden birinin son 5 yıl içinde yaşadıkları ülkeyi terk etmeyi düşündüğünü gösteriyor.
İtalya’daki Yahudi kökenlilerin yüzde 23’ü, İngiltere’dekilerin yüzde 28’i, İsveç’tekilerin yüzde 35’i, Belçika’dakilerin yüzde 42’si yıllardır yaşadıkları ve vatandaşı oldukları bu ülkeleri terk edip başka bir ülkeye yerleşmeyi düşünmüşler Yahudi düşmanlığı yüzünden.
Böyle düşünenlerin oranı Fransa’da yüzde 43’ü, Almanya’da da yüzde 44’ü buluyor.
Yani nerdeyse her iki Yahudi kökenli Fransız ile Alman’ın biri, artan antisemitizm, yani Yahudi düşmanlığı nedeniyle ‘ülkelerini’ terk etmeyi kafalarından geçirmiş son 5 yılda.
Bu, gerçekten tedirgin edici bir olgudur.
Bu, barış içinde birlikte yaşam için ciddi bir tehlikedir.
Sağ popülist Almanya için Alternatif’in (AfD) Almanya’da, aşırı sağcı partilerin Fransa, Hollanda, Belçika, Avusturya ve diğer birçok AB ülkesinde her geçen yıl güçlenmeleri, bu ülkelerde toplumsal barışı ciddi bir biçimde tehdit etmektedir.
İşte bu yüzden AB Temel Haklar Ajansı’nın yaptığı bu kamuoyu sonuçları ciddiye alınmalı ve barış içinde birlikte yaşamın korunması için gereken önlemler alınmalıdır.
Hem de hiç vakit kaybetmeden.
*Avlaremoz editörünün notu: Bahsedilen oranın Avrupa’da yerleşik Yahudiler’in %96’sının yaşadığı 12 AB ülkesi olduğu tahmin edilmektedir.
Paylaş: