Arşiv Göze Çarpanlar

Anne Frank’ın Amerikalı mektup arkadaşı

Anne Frank’ın savaş sırasında tuttuğu günlük, ölümünün ardından yayınlandı. Fotoğraf: Getty Images

Kaynak: BBC, Michele Herrmann

Anne Frank’ın İkinci Dünya Savaşı sırasında ailesiyle birlikte Amsterdam’da kalırken ABD’nin Iowa eyaletindeki mektup arkadaşına yazdığı mektup çok şey anlatıyor.

Iowa’nın Danville şehrinde yaşayan iki kızkardeş, Juanita ve Betty Ann Wagner, Anne Frank ve ablası Margot’tan mektup almıştı. Danville İstasyonu’ndaki müze ve kültür merkezinde bu mektuplaşmayı konu alan serginin açılışı bugün yapıldı.

Sergide 1920’lerden 1945’e kadar Avrupa ve ABD’de olan gelişmelere ve Frank ailesinin diğer dört Yahudi ile birlikte iki yıl boyunca Amsterdam’da kaldığı evin gizli bölmesinin enstalasyonuna yer veriliyor.

Serginin düzenlenmesinde görev alan Janet Hesler, Danville’de bir okulda çalışıyor. “Bu mektupları yıllardır biliyorduk. Danville için tarihi önemleri var,” diyor.

Anne Frank ve ablası Margot’un Danville’deki Wagner kardeşlere yazdıkları mektupların kopyaları Fotoğraf: Swann Auction Gallaries

Sergide mektupların kopyalarının yanı sıra Betty ile bu mektuplaşma hakkında 2008’de yapılmış bir röportajın videosu yer alıyor. Betty 2012’de, ablası ise 2001’de vefat etmişti.

Mektuplaşmaya okuldaki Birdie Matthews adlı bir öğretmen vesile olmuştu. “Tarih öğrencilerinin dünyanın farklı bölgelerindeki okullarda mektup arkadaşları ayarlamasını sağlıyordu,” diyor Hesler.

Ocak 1940’ta Matthews, Amsterdam’da Anne Frank’ın gittiği okuldan öğrenci listesi getirmişti. Danville’deki okulda 10 yaşındaki Juanita Wagner, mektup arkadaşı olarak Anne Frank’ı seçmişti. Onunla aynı yaştaydılar.

Mektupları kendileri hakkında bilgi içeriyordu. 1940 baharında yazdığı ilk mektupta Juanita, annesi ve kız kardeşi Betty ile bir çiftlikte yaşadığından, babasının ölmüş olduğundan söz ediyordu.

Wagner kardeşler mektuplarında Danville’deki çiftlik hayatlarından söz etmişti. Fotoğraf: flckr

29 Nisan 1940 tarihli mektubunda Anne ise okulu ve ailesi hakkında yazmıştı. Doğum gününün 12 Haziran’da olduğunu söylüyor, Juanita’dan fotoğrafını istiyordu.

Anne kartpostal koleksiyonundan söz etmiş, Amsterdam’ın kanallarını gösteren bir kartpostal ile okulunun fotoğrafını göndermişti Juanita’ya.

Mektubuna Ablası Margot’un mektubunu da iliştirmişti. Bu mektupta Avrupa’daki gelişmelerden ve radyoda nasıl haber dinlediklerinden söz ediliyordu.

“Margot dünyada olup bitenlerden daha haberdardı,” diyor Hesler. “İsviçre’de bir kuzeni olduğunu, ama vize alamadıkları için ziyaretine gidemediklerini bile anlatmıştı.”

Frank ailesi Amsterdam’da gizli bir bölmede yaşamını sürdürmek zorunda kalınca mektuplaşma kesilmişti. Fotoğraf: Getty Images

Frank ailesi, Nazi Almanyası’nda yükselişe geçen Yahudi düşmanlığı nedeniyle 1933’te Frankfurt’tan Hollanda’ya kaçmak zorunda kalmıştı. 10 Mayıs 1940’ta Alman askerleri Hollanda’yı işgal etti. Amsterdam’dan Danville’e bir daha mektup gitmedi.

Temmuz 1942’de Margot’a yetkililerden bir mektup gelmişti. Almanlar onu çalışma kampına istiyordu. Bunun üzerine Frank ailesi diğer dört Yahudi ile birlikte Amsterdam’da Anne’in babası Otto Frank’ın işyerinin bulunduğu binadaki gizli bölmede saklanmaya başladılar. 4 Ağustos 1944’teki bir baskının ardından her biri farklı toplama kamplarına götürüldü. Yahudi soykırımından tek sağ kurtulan Otto oldu. Anne ve Margot 1945’te Bergen-Belsen’de tifodan, anneleri Edith ise aynı yıl Auschwitz kampında ölmüştü.

Savaş boyunca Denville’deki Wagner kardeşler Frank kardeşleri merak etmişti. “Anne ve Margot hakkında konuşuyor, başlarına ne geldiğini merak ediyorduk. Onların olduğu yerler bombalanmış mıydı? Karınları tok muydu? Bilmiyorduk, ama hep onları düşünüyorduk,” diyor Betty Wagner röportajda.

Anne, Margot ve Otto Frank Fotoğraf: Getty Images

Betty, Anne ve Margot’un Yahudi olduklarını bilmediklerini, savaş sırasında soykırımdan söz edildiğini hatırlamadığını söylüyor.

Savaş bitince Wagner kardeşler aynı adrese mektup yamış, Otto onlara cevap göndermişti. Mektupta ailesinin yaşadıklarından, kızlarının başına gelenlerden söz etmişti.

1947’de Anne Frank’ın günlüğünün yayınlanmasında babanın payı büyük olmuştu. Bu kitap birçok dilde basılmış, hatta oyunlaştırılmıştı.

Anne ve Margot’un Wagner kardeşlere gönderdikleri mektupların İngilizce çevirisini de Otto Frank yapmıştı.

Betty okul hayatı boyunca mektupları saklamıştı. Ama daha sonra California’da yeni bir hayat kurmuştu. 1956’da Anne Frank’ın günlüğünün oyun haline getirilip Broadway’de büyük başarı gösterdiğini radyoda duyunca yeniden hatırlamıştı mektupları.

Anne Frank’ın Günlüğü oyun haline getirilip Broadway’de sergilenmişti. Fotoğraf: Getty Images

“Aaa, bu bizim Anne Frank,” diye düşünmüş Betty. Annesi gidip hemen kitabı satın almış. “O akşamı kitabı okuyup ağlayarak geçirdik. Hiçbir şeyden haberimiz yoktu,” diye anlatıyor Betty.

Wagner kardeşler Frank’ların mektuplarını saklamış ve sadece tanıdıklarına söz etmişler bunlardan. Ta ki Betty bir gün, İkinci Dünya Savaşı ile ilgili malzeme biriktiren bir arkadaşıyla konuşup onun mektupları müzayedeye çıkarma önerisini duyuncaya dek.

Ekim 1988’de New York’taki Swann Müzayede Galerisi’nde, Anne ile Margot’un mektupları 165 bin dolara adı açıklanmayan bir alıcıya satılmış. Alıcı, mektupları Los Angeles’taki Simon Wiesenthal Merkezi’ne bağışlamış. Mektuplar hala burada saklanıyor.