‘İsveç’te Nazi hareketi Trump’la birlikte yükseldi’

İsveç’te bir yıl süreyle Nazilerin saflarına sızarak çalışmalarını belgeleyen Patrik Hermansson, Evrensel’e konuştu.

Kaynak: Murat KUSEYRİ / Evrensel

Bir yıl süreyle Nazilerin saflarına sızarak çalışmaları belgeleyen İsveçli Patrik Hermansson, Nazilerin Trump, Putin ve Erdoğan gibi liderlere sempati duyduklarını ve onlardan övgüyle söz ettiklerini söyledi. Ayrıca Trump’ın seçilmesiyle birlikte Nazi toplantılarına katılanların sayılarının ve motivasyonlarının arttığına dikkat çekerek, 2050 yılında bir “Nazi Avrupası hayali kurduklarını” belirtti.

BİR YIL ARALARINDA YAŞADI

Patrik Hermansson, ırkçı ve yabancı düşmanı “All-right Hareketi”nin saflarına sızarak bir yıl ABD’li ve İngiliz Nazi ve ırkçılarla birlikte toplantı, yürüyüş ve konferanslara katıldı. Irkçı, yabancı düşmanı ve Nazi hareketlerin çalışmalarını takip altına alarak kamuoyuna açıklayan İngiltere’de kurulu ‘Hope not Hate’ (Nefret Değil Umut) adlı kuruluşun desteğiyle saflarına katıldığı ırkçı ve Nazilerin eylem ve toplantılarını gömleğinde taşıdığı küçük bir kamerayla görüntüledi. Nazi ve ırkçıları teşhir eden belgesel bir film yapmaya hazırlanan Hermansson’la New York Times ve İsveç’te Dagens Nyheter gazetesi söyleşiler yaptı. Irkçı ve Nazilerin misilleme yapma riskinden dolayı kaldığı yeri kamuoyu ve medyadan gizleyen Hermansson, Evrensel’in sorularını yanıtladı.

NAZİ SAFLARINA NASIL KATILDI?

25 yaşındaki Stockholm doğumlu Hermansson, Londra’da üniversite eğitimi gördüğü sırada Nazi örgütlerinin içine sızma ve çalışmalarını belgeleme düşüncesinin oluştuğunu, bunu gerçekleştirebilmek için de Hope not Hate’e başvurduğunu söyledi. Hermansson, İsveçli olduğu ve kendisini “İsveç’in sol diktatörlüğünden Londra’ya kaçan siyasi bir mülteci” olarak tanıttığı için ırkçı ve Nazilerin saflarına sızarken güçlükle karşılaşmadığını, Avrupa ve ABD’nin en tanınmış Nazileriyle tanıştığını ve aynı etkinlikler içinde yer aldığını belirtti.

CHARLOTTESVILLE’DEKİ GÖSTERİDE DE BULUNDU

Hermansson, Nazilerle birlikte Londra’daki bir birahanede Haziran 2016’da Orlando’da bir eşcinsel kulübüne yapılan saldırıda yaşamını yitiren 49 kişinin katledilmesini “kutlamak” zorunda kalmış. Charlottesville’de ABD’li general Robert E Lees’in heykelinin kaldırılması sırasında yapılan gösterilere Ku Klux Klan Lideri David Duke ile birlikte katılmış. Heater Heyer’de bir Nazi göstericilerin üzerine araba sürerek katliam gerçekleştirdiğinde aracın 10 metre yakınında bulunmuş.

Hermansson, “Bir araba ansızın kalabalığın üzerine sürdü. Ayakkabıların havada uçuştuğunu gördüm. Halk panik halinde sağa sola kaçmaya çalışıyordu. Ben de kaçtım ve o zaman ne olduğunu ben de anlayamamıştım” dedi. Nazilerle çalıştığı sürede Erik Hallberg adına sosyal medyada hesaplar açmış. Irkçı ve yabancı düşmanı mesajlar paylaşmış.

Naziler arasında geçirdiği bir yılın güçlüklerle dolu olduğunu, her an kimliğinin açığa çıkması kaygısını taşıdığını ve pek çok kez kendisini frenlemek zorunda kaldığını belirterek Orlando katliamından sonra Londra’da yaşadıklarını şöyle anlattı: “Birahanede oturuyorsunuz ve orada ayağa kalkıp sıraya geçiyor ve insanların katledilmesini kutluyorlar. Sen de ayağa kalkıyorsun. Karşı çıkamıyorsun ya da oradan gidemiyorsun. Kızgınlığını da belli edemiyorsun. İçinden çenelerine yumruk atmak ve bağırmak geliyor ama duygularına yenilmemek zorundasın. Bu hiç de kolay olmuyor.” Hermansson, İngiltere’de London Forum adlı ırkçı grubun kurucularından Stead Steadman ile tanışmış ve onun aracılığıyla Avrupa’nin değişik ülkeleri ve ABD’de yaşayan Nazi liderlerle ilişki kurmuş. Seattle’de Nazilerin düzenlediği bir konferansın açılış konuşmasını yapmış.

‘ANTİFAŞİSTLERİ ÖLDÜRMEK İSTEDİKLERİNİ SÖYLÜYORLAR’

Konferansın sona ermesinden sonra Nazilerin kendisini il dışında bulunan bir binaya götürdüklerini söyleyen Hermansson, “Ev Nazi sembol ve bayraklarıyla donatılmış bir tapınak gibiydi. Orada silahlı bir grup gençle karşılaştım. Antifaşistleri öldürmek istediklerini söylüyor, insanları fırınlara atacakları şakasını yapıyorlardı. Kendimi çok yalnız hissettim. Telefonum kapsama alanında olmadığı için çalışmıyordu. Kaygıya kapıldım” dedi.

Hermansson, ABD’de soykırım inkarcılığıyla tanınan David Irving ve Nazi Liderler Greg Johnson ve Jason Reza Jorjani ile tanışmış.

TRUMP’IN SEÇİLMESİ NAZİ HAREKETE İVME KAZANDIRDI

New York’taki bir birahanede Jorjani’nin kendisine söylediği “2050 yılında Adolf Hitler, Napolyon Bonapart ve Büyük Alexander’in resimlerin paralarda bulunduğu bir Avrupa olacak. Hitler büyük bir Avrupalı lider olarak kabul edilecek. Kendi kategorisinde garip bir canavar olarak değil” sözlerini gizli kamerasına kaydetmiş. Geçtiğimiz yıl ABD’de yapılan seçimlerde Donald Trump’ın seçilmesinin Naziler tarafından sevinçle karşılandığını ve bunun Nazi hareketin gelişmesine ivme kazandırdığını söyleyen Hermansson, gözlemlerini “Trump’un seçilmesinden sonra toplantılara katılanların sayısında artış oldu ve taraftarların motivasyonu yükseldi. Daha sonra bazıları Trump’ın başarısızlığından rahatsız oldu. Ama Charlottesville’den sonra onu affettiler. Trump’un suçu Nazilere yıkmaması ve sadece şiddeti kınaması Nazilerin hoşuna gitti “ diyerek aktardı.

‘TRUMP, PUTİN VE ERDOĞAN’A SEMPATİ DUYUYORLAR’

İlişkide bulunduğu gruplarda Trump, Putin ve Erdoğan gibi güçlü liderlere sempati olduğunu gözlemlediğini ve onlardan övgüyle söz ettiklerini söyleyen Hermansson, Nazilerin saflarında yabancıların yer alıp almadığı sorusunu ise “Ben çok farklı ırkçı gruplarla bir arada bulundum. Bu grupların bazıları tamamıyla beyazlardan oluşuyor. Ama bu grupların düzenledikleri konferanslar vb. benzeri etkinliklere çok değişik halk gruplarından insanlar özellikle de Müslümanlar katılıyor. Naziler Yahudi ve feminizm karşıtı olduğu için bazı Müslümanlar onlara sempatiyle yaklaşıyor” diyerek yanıtladı.

IRKÇILIK EN BÜYÜK TOPLUMSAL TEHDİT

Hermansson’a gerçek adı ve kimliğiyle ortaya çıkmakla kendisini Nazilerin hedefi haline getirmesinden kaygı duyup duymadığı sorusunu da yönelttik. Hermansson, tehlikenin bilincinde olduğunu ve güvenliği için gerekli önlemlerin alındığını belirterek “Yükselişe geçen ırkçılığı en büyük toplumsal tehdit olarak görüyorum. Naziler her geçen gün Avrupa’da ilerleme kaydediyor. Bu yüzden onların gerçek yüzlerini somut kanıtlarla teşhir etmek için insan bazı riskleri almak zorunda. ABD ve Avrupa’da Nazilerin nefret söylemleri giderek normalmiş gibi karşılanıyor. Bu nefret söylemlerini şiddete dönüştürüyorlar. Toplum bunları görmeli ve Nazi ve ırkçılara tavır almalı” şeklinde konuştu.