“Bir devleti deşifre etmenin en etkin yolu, o devletin azınlıklar üzerine düşen gölgesini izlemektir”
Varlık Vergisi’nin 74. yılında gerçekte ne olup bitti öğrenmek isteyenler için Varlık Vergisi’ni konu eden araştırmalar içinde belki de en kıymetlilerinden biri Ayhan Aktar’ınki. Çalışmayı özel kılan ise yaptığı derin araştırma. Resmi tarihin bizleri ikna etmek için ürettiği ezberi bozan bu çalışma Varlık Vergisi’ni anlayabilmek, geri planını kavrayabilmek ve nasıl bir ekonomik dönüşüme vesile olduğunu görmek için birebir.
Türkiye’nin yakın tarihinde Tek Parti dönemi olarak adlandırdığımız ve pek çok kara lekeyi bünyesinde barındıran bu süreci derinlemesine ele alan kitap, Gayrimüslim “azınlıklar” ile devlet arasındaki gerilimli ilişkiyi her yönüyle inceleyerek ortaya koymanın yanı sıra “azınlıklar”ı ile başa çıkmanın çaresini Türkleştirmekte bulan devletin politikalarını da ortaya koyuyor.
Beş ana bölümden oluşan kitabın ilk bölümü Türkiye ve Yunanistan arasında yapılan 1923 – 1924 tarihli Nüfus Mübadelesi’ni konu ederken, Türkiye’nin, nüfusu homojenleştirme projesini adım adım ele alan Aktar aynı zamanda Mübadeleyi ekonominin Türkleştirilmesi sürecinin de başlangıcı olarak işaretliyor. Türkiye’yi Rumlardan ve Yunanistan’ı ise Türklerden büyük ölçüde arındıran bu mübadelenin iki ülkenin sosyo-ekonomik yapısı üzerinde yarattığı etkileri ve siyasal sonuçları ile ortaya koyuyor. Kitabın ikinci bölümünde 1934 Trakya Yahudi Olayları’nı ele alırken, olayları Avrupa’yı kasıp kavuran Nazi fırtınasının bir uzantısı olarak açıklayan ve hükümetin olaylardaki sorumluluğunu görünmez kılmaya çalışan tüm yaklaşımlara karşı Aktar, Trakya olaylarını dış politikaların yanı sıra iç politikalar üzerinden de ele alıyor. Kitabın üçüncü bölümünde Türkleştirme Politikalarını bir bütün olarak ele alan Aktar, çeşitli uygulamalar üzerinden dönemin zihniyetini, Kemalist milliyetçiliği ele alırken azınlık karşıtı politikaların nasıl ortaya çıktığını örnekleri ile ele alıyor.
Önceki üç bölümde Varlık Vergisi’nden önce var olan devlet zihniyetini, uygulamaları ve örnekleri ile anlattıktan sonra kitabın son iki bölümünde ise Varlık Vergisi tüm yönleri ile ele alan Aktar, araştırmasının farkını kulllandığı metodoloji ile ortaya koyuyor. Dönem gazeteleri, kanun hükümleri, TBMM zabıt kayıtları, tapu arşivleri gibi incelemelerin yanı sıra Amerikan ve İngiliz arşivleri üzerinden de konuyu inceleyen Aktar’ın bu çalışması yalnızca bir arşiv çalışması olmayıp aynı zamanda o dönemi yaşamış kişilerle gerçekleştirilen mülakatlar ile de gerçekliği pekiştirmemize olanak sağlamıştır.
Varlık Vergisi ve ‘Türkleştirme’ Politikaları, Ayhan Aktar, İletişim Yayınları
“Bir devleti deşifre etmenin en etkin yolu, o devletin azınlıklar üzerine düşen gölgesini izlemektir”
Varlık Vergisi’nin 74. yılında gerçekte ne olup bitti öğrenmek isteyenler için Varlık Vergisi’ni konu eden araştırmalar içinde belki de en kıymetlilerinden biri Ayhan Aktar’ınki. Çalışmayı özel kılan ise yaptığı derin araştırma. Resmi tarihin bizleri ikna etmek için ürettiği ezberi bozan bu çalışma Varlık Vergisi’ni anlayabilmek, geri planını kavrayabilmek ve nasıl bir ekonomik dönüşüme vesile olduğunu görmek için birebir.
Türkiye’nin yakın tarihinde Tek Parti dönemi olarak adlandırdığımız ve pek çok kara lekeyi bünyesinde barındıran bu süreci derinlemesine ele alan kitap, Gayrimüslim “azınlıklar” ile devlet arasındaki gerilimli ilişkiyi her yönüyle inceleyerek ortaya koymanın yanı sıra “azınlıklar”ı ile başa çıkmanın çaresini Türkleştirmekte bulan devletin politikalarını da ortaya koyuyor.
Beş ana bölümden oluşan kitabın ilk bölümü Türkiye ve Yunanistan arasında yapılan 1923 – 1924 tarihli Nüfus Mübadelesi’ni konu ederken, Türkiye’nin, nüfusu homojenleştirme projesini adım adım ele alan Aktar aynı zamanda Mübadeleyi ekonominin Türkleştirilmesi sürecinin de başlangıcı olarak işaretliyor. Türkiye’yi Rumlardan ve Yunanistan’ı ise Türklerden büyük ölçüde arındıran bu mübadelenin iki ülkenin sosyo-ekonomik yapısı üzerinde yarattığı etkileri ve siyasal sonuçları ile ortaya koyuyor. Kitabın ikinci bölümünde 1934 Trakya Yahudi Olayları’nı ele alırken, olayları Avrupa’yı kasıp kavuran Nazi fırtınasının bir uzantısı olarak açıklayan ve hükümetin olaylardaki sorumluluğunu görünmez kılmaya çalışan tüm yaklaşımlara karşı Aktar, Trakya olaylarını dış politikaların yanı sıra iç politikalar üzerinden de ele alıyor. Kitabın üçüncü bölümünde Türkleştirme Politikalarını bir bütün olarak ele alan Aktar, çeşitli uygulamalar üzerinden dönemin zihniyetini, Kemalist milliyetçiliği ele alırken azınlık karşıtı politikaların nasıl ortaya çıktığını örnekleri ile ele alıyor.
Önceki üç bölümde Varlık Vergisi’nden önce var olan devlet zihniyetini, uygulamaları ve örnekleri ile anlattıktan sonra kitabın son iki bölümünde ise Varlık Vergisi tüm yönleri ile ele alan Aktar, araştırmasının farkını kulllandığı metodoloji ile ortaya koyuyor. Dönem gazeteleri, kanun hükümleri, TBMM zabıt kayıtları, tapu arşivleri gibi incelemelerin yanı sıra Amerikan ve İngiliz arşivleri üzerinden de konuyu inceleyen Aktar’ın bu çalışması yalnızca bir arşiv çalışması olmayıp aynı zamanda o dönemi yaşamış kişilerle gerçekleştirilen mülakatlar ile de gerçekliği pekiştirmemize olanak sağlamıştır.
Varlık Vergisi ve ‘Türkleştirme’ Politikaları, Ayhan Aktar, İletişim Yayınları
Paylaş: