Arşiv Haberler

Amerikan kuvvetleri 71 yıl önce Dachau’ya girdi

dachau-prisoners

Tam 71 yıl önce Amerikan birlikleri, Nazilerin kurduğu ilk düzenli toplama kampı olan Münih yakınlarındaki Dachau’ya girerek tutsakları kurtardı. Amerikan Kuvvetleri kampa yaklaştığında, Dachau’ya getirilen ve hepsi bozulmanın ileri evrelerine ulaşmış cesetlerle dolu 30’dan fazla tren vagonu bulmuştu.

Kaynak: USHMM

Mart 1933’te kurulan Dachau toplama kampı, Nazi Sosyalist Hükümeti tarafından kurulan ilk düzenli toplama kampıdır. Munich’te polis müdürüyken, Heinrich Himmler görevinin verdiği yetkiye dayanarak kampı “siyasi esirler için ilk toplama kampı” olarak tanımladı. Kamp Almanya’nın güneyinde, Münih’in 10 mil kuzeydoğusunda bulunan Dachau kasabasının güney doğu bölgesine yakın terk edilmiş bir mühimmat fabrika arazisinde kuruldu.

Savaşın ilk yılında, kampta 4.800 esir vardı. Başlangıçta kamptaki esirlerin büyük bir çoğunluğunu Alman Komünistleri, Sosyal demokratlar, işçi sendikaları ve Nazi rejiminin diğer siyasi muhalifleri oluşturuyordu. Zaman içinde Yehova Şahitleri, Romanlar (Çingeneler), eşcinseller, “asosyaller” ve aynı suçu yeniden işleyenler gibi başka gruplardan da insanlar Dachau’ya getirilmeye başlandı. İlk yıllarda, görece az sayıda Yahudi Dachau’da hapsedildi ve genellikle bu kişiler yukarıda belirtilen gruplardan birinden geliyordu ya da daha önce cezaevi mahkumiyetlerini tamamlamış. Ancak 1935’te Nuremberg Yasaları’nı ihlal ettikleri gerekçesiyle yeniden hüküm giyen kişilerdi.

1937’nin başlarında, SS subayları asıl kampın bulunduğu arazi üzerinde esir iş gücünü kullanarak büyük bir kompleks inşasına başladı. Esirler korkunç şartlar altında, eski silah fabrikalarının yıkımıyla başlayan bu inşaat işinde çalışmaya zorlandı. İnşaat resmen 1938’de Ağustos ayının ortalarında tamamlandı ve kampta 1945’e kadar herhangi bir değişiklik yapılmadı. Bu nedenle Dachau Third Reich sürecinin baştan sonuna kadar aynı kaldı.

Dachau’daki Yahudi esirlerin sayısı Yahudilere yapılan zulümle birlikte arttı ve 10–11 Kasım 1938’de, Kristal gecenin ardında, 10.000’den fazla Yahudi erkek bu kampta hapsedildi. (Bu kişilerin çoğu Almanya’dan başka bir ülkeye göç etmek için anlaşmaları olduğunu kanıtladıktan sonra, birkaç hafta ile birkaç ay arasında değişen sürelerde hapiste kaldı ve ardından serbest bırakıldı.

Dachau kampı SS toplama kampı korumaları için eğitim merkezi olarak kullanılıyordu. Kampın organizasyonu ve iş programı bütün Nazi toplama kampları için örnek model hâline geldi. Kamp, kamp alanı ve krematoryum alanı olmak üzere iki bölümden oluşuyordu. Kamp alanında biri Nazi rejimine karşı gelen papazlar için, diğeri de tıbbî deneyler için ayrılmış toplam 32 barakadan oluşuyordu. Kamp idaresi ana girişteki kontrol binasında yer alıyordu. Kamp alanında mutfak, çamaşır odası, duş, atölyeler ve esirlerin kaldığı blok (Bunker) gibi ek binalar vardı. Hapishane ve merkez mutfak arasında kalan alan, esirlerin jüri önüne çıkarılmaksızın infaz edilmesi amacıyla kullanıldı. Kampın etrafı elektrikli tel, hendek ve üzerinde 7 tane gözleme kulesi olan bir duvarla çevriliydi.

1942’de krematoryum alanı ana kampın yanına inşa edildi. Bu alan eski krematoryum ve içinde gaz odası bulunan yeni krematoryumu (Baraka X) kapsıyordu. Baraka X’deki gaz odasının insanların öldürülmesi amacıyla kullanıp kullanılmadığına ilişkin güvenilir bir kanıt yoktur. Bunun yerine, esirler “seçime” tabii tutuldu. Çok hasta ya da zayıf olduğuna kanat getirilenler Avusturya, Linz yakınındaki Hartheim “ötenazi” ölüm merkezine gönderildi. Binlerce Dachau esiri Hartheim’de öldürüldü. Bunun dışında SS subayları esirleri öldürmek için, krematoryum alanındaki ateş menzilini ve darağaçlarını kullandı.

Diğer Nazi kamplarında olduğu gibi Dachau’da da, Alman doktorlar basınç odalarını kullanarak yüksek irtifa deneyleri, malarya ve tüberküloz deneyleri, hipotermi deneyleri ve yeni ilaçları hastalar üzerinde denedikleri deneyler yaptılar. Esirler ayrıca deniz suyunun içilebilir hale gelmesini sağlayabilecek testlerde ve aşırı kanamayı durdurmak için yapılan deneylerde yer almaya zorlandı. Yüzlerce esir hayatını kaybetti ya da söz konusu deneylerin sonucunda kalıcı sakatlık yaşadı.

Dachau esirleri zorunlu işçi olarak da çalıştırıldı. Başlangıçta esirler çeşitli inşaat projelerinde ve kampta kurulan küçük el sanatları gibi sanayi kollarında, kampın işleyişinde görevlendirildi. Esirler yol yapımında, hendek kazımında ve bataklıkların kurutulmasında çalıştı. Savaş sırasında, toplama kampı esirlerinin zorunlu çalıştırılması Alman silah üretiminde gitgide artan bir öneme sahipti.

Dachau_execution_coalyard_1945-04-29

DACHAU YAN KAMPLARI

1944 yılının yaz ve sonbaharında, savaştaki üretimi artırmak amacıyla, Dachau idaresi altında Güney Almanya’daki silah fabrikalarının yakınlarına yan kamplar kuruldu. Sadece Dachau’da 30.000’den fazla esirin yalnızca silah yapımında kullanıldığı 30’un üzerinde büyük yan kamp vardı. Bu kamplarda binlerce esir ölesiye çalıştırıldı.

DachauPrisoners

DAĞITILMASI

Müttefik Kuvvetler Almanya’ya yaklaşırken, çok sayıdaki esirin serbest kalmasını önlemek amacıyla Almanlar sınıra yakın yerlerde bulunan toplama kampı esirlerini taşıdılar. Tahliye edilen kamplardaki esirler Dachau’ya getirildi. Bu durum koşulların çok ciddi bir biçimde bozulmasına yol açtı. Çok az yiyecek ve suyla günlerce süren yolculuğun ardından, esirler zayıf ve yorgun bir şekilde, ölmek üzereyken kampa ulaşıyorlardı. Artan nüfus, zayıf sağlık koşulları, yetersiz erzak ve esirlerin zayıf düşmeleri nedeniyle tifüs salgınları önemli bir sorun hâline geldi.

26 Nisan 1945’te Amerikan Kuvvetleri kampa yaklaşırken, yarısından fazlası ana kampta olmak üzere Dachau’da kaydı yapılmış 67.665 esir bulunuyordu. Esirlerin 22.100’ü diğer kategorilere girmesinin yanı sıra Yahudi olarak, 43.350’si ise siyasi suçlu olarak sınıflandırıldı. 26 Nisan’dan başlayarak, Alman Kuvvetleri çoğunluğu Yahudilerden oluşan 7.000’den fazla esiri Dachau’dan güneye, Tegernsee’ye doğru yapılacak ölüm yürüyüşüne çıkmaya zorladı. Ölüm yürüyüşü sırasında, Almanlar devam edemeyecek durumdaki herkesi vurarak öldürdü. Pek çok esir de açlık, soğuk ve yorgunluk nedeniyle yaşamını yitirdi. 29 Nisan 1945’te, Amerikan Kuvvetleri Dachau’yu dağıttı. Amerikan Kuvvetleri kampa yaklaştığında, Dachau’ya getirilen ve hepsi bozulmanın ileri evrelerine ulaşmış cesetlerle dolu 30’dan fazla tren vagonu buldu. 1945’te Mayıs başlarında, Amerikan Kuvvetleri ölüm yürüyüşüne zorlanan esirleri kurtardı.

1933–1945 yılları arasında, Dachau’da hapsedilen esirlerin sayısı 188.000’i geçiyordu. Ocak 1940–Mayıs 1945 tarihleri arasında kampta ve yan kamplarda ölenlerin sayısı en az 28.000’di. Bu rakama 1933 ve 1939 sonuna kadar telef olanları ve kaydı yapılmamış esirleri de eklemek gerekir. Dachau’da hayatını kaybeden esirlerin toplam sayısı hiçbir zaman bilinemeyecektir.