Polonya’nın gettolarında köleyiz / Hitlerin, Almanya’nın Führeri’nin adıyla lanetlenen / Ve buradan alıkonulduk… öldürülmek ve köleleştirilmek için / kar ve buzun içinde çırılçıplak sürüklendik / yine de bilge ve akıllıydık hepimiz / gücümüzün on katı işler yapmakta / kesin bir mucize olacaktı / şayet her Yahudi topluluğundan bir ya da iki kişi kalsaydı / Polonya Yahudilerinin neler çektiğini anlatabilecek /Almanya ve Hitler’in düşüşünü görmek için yaşayabilecek.
Aharon Carmi, From That Inferno, sf. 113
Nisan ayında yaklaşan sürgünün söylentisi salgın gibi yayılmıştı. Buna rağmen, gettodaki Yahudiler Pesah için hazırlıklarını sürdürmekteydi. Bazıları bayrama hazırlık için matsalarını pişirmiş, şaraplarını almış, tabaklarını koşere uygun şekilde tanzim etmişti bile. 18 Nisan 1943’te, Alman ordusunun Varşova önüne konuşlandığı haberi gelmişti ve gettonun tasfiye edileceği görünmekteydi. Yeraltı direniş hareketlerinin üyeleri kırmızı alarma geçti. O gece gettonun etrafı sarıldı. Çoğu kişi, çatılarda bulunan gözcülerin raporlarından bunu işitmişti bile.
O gece kimse uyumadı. Herkes en önemli şeylerini, çarşaflarını, yatak takımlarını, yemeklerini hazırlamakla meşguldü ve bunları alıp sığınaklara gitmişti. Dolunay vardı ve gece hiç olmadığı kadar aydınlıktı. Bahçe ve sokaklardaki hareketlilik gün geçtikçe artıyordu.
Tuvia Borzykowski, Between Tumbling Walls, sf.48
1943’ün Pesah akşamı, bayrama hazırlık için evdeki her şeyi ayarlamıştık. Her şeyimiz, matsamız bile vardı. Yataklarımızı toplamıştık… Bizimle yaşayan polis sürekli bize her şeyin olacağı yere varacağını söylüyordu… Bize demişti ki “Bilmelisiniz ki getto Ukraynalılar tarafından çevrildi. Bu gece iyi bir gece olmayacak”. Bunu öğrenmiş… Neyimiz varsa alıp sığınağa indik. Neden bekleyelim?… Evimizde ne varsa, ne yemeğimiz varsa, her şeyimizi alıp sığınağa indik. Ve bekledik.
Shoshana Baharir’in şahitliği, Yad Vashem arşivi, O.3/5469
19 Nisan 1943’te Pesah akşamı, Almanlar gettoya girdi. Yahudi Muharebe Örgütü üyesi Tuvia Borzykowski, Rav Eliezer Miesel’in apartmanındaki sederi tarif ediyor:
Yıkımın ortasında, odanın ortasında bir masa, etrafında oturan aile, şarap dolu bardaklarla, Hagada okuyan ravla ilginç bir görüntüydü. Okuması patlamalar ve makineli silhaların gürültüsüyle noktalanıyordu; masanın etrafındaki aile fertlerinin yüzleri civarda yanan binaların kızıl aleviyle aydınlanıyordu.
Tuvia Borzykowski, Between Tumbling Walls, sf.57
Varşova Gettosu’nda hayatta kalanlar ve savaşçılar, Zivia Lubetkin, Erna Rosental, Roma Frey, Ruchama Rachel Roth, Roma Frey, Adam Melcer ve Natan Tyrkiel Varşova Gettosu’ndaki ayaklanmayı, son Pesah ve seder gecesini anlatıyor. [İngilizce]
Kaynak: vadyashem.org
Çeviri: Ozan Ekin Gökşin
Nisan ayında yaklaşan sürgünün söylentisi salgın gibi yayılmıştı. Buna rağmen, gettodaki Yahudiler Pesah için hazırlıklarını sürdürmekteydi. Bazıları bayrama hazırlık için matsalarını pişirmiş, şaraplarını almış, tabaklarını koşere uygun şekilde tanzim etmişti bile. 18 Nisan 1943’te, Alman ordusunun Varşova önüne konuşlandığı haberi gelmişti ve gettonun tasfiye edileceği görünmekteydi. Yeraltı direniş hareketlerinin üyeleri kırmızı alarma geçti. O gece gettonun etrafı sarıldı. Çoğu kişi, çatılarda bulunan gözcülerin raporlarından bunu işitmişti bile.
19 Nisan 1943’te Pesah akşamı, Almanlar gettoya girdi. Yahudi Muharebe Örgütü üyesi Tuvia Borzykowski, Rav Eliezer Miesel’in apartmanındaki sederi tarif ediyor:
Varşova Gettosu’nda hayatta kalanlar ve savaşçılar, Zivia Lubetkin, Erna Rosental, Roma Frey, Ruchama Rachel Roth, Roma Frey, Adam Melcer ve Natan Tyrkiel Varşova Gettosu’ndaki ayaklanmayı, son Pesah ve seder gecesini anlatıyor. [İngilizce]
Paylaş: