Arşiv Makaleler

Anayasa Mahkemesi Ermeni Toplumunun Din Özgürlüğünün İhlal Edildiğine Karar Verdi – Betsy Penso

Anayasa Mahkemesi Logosu

“Türkiye Ermenileri patrikliği seçimi yapılması taleplerinin reddedilmesi nedeniyle başvurucuların din özgürlüğüne yapılan müdahalenin demokratik toplum düzeninin gereklerine uygun bir müdahale olarak değerlendirilemeyeceği kanaatine varılmıştır.”

10 seneyi aşkın süredir patriklik seçimi yapmak için talepte bulunan ancak talepleri reddedilen Ermeni toplumuna müjdeli(!) haber, yeni bir patrik seçilip seçilemeyeceğine dair bir ihtilaf kalmadıktan sonra, yani Patrik Mesrop Mutafyan hayatını kaybettikten sonra geldi.

Mart ayında hayatını kaybeden Patrik Mesrop Mutafyan

Anayasa Mahkemesi (‘AYM’) 10 Temmuz 2019’da Resmi Gazete’de yayımlanan, 22 Mayıs 2019 tarihli kararında Ermeni toplumunun Anayasa’nın 24. maddesinde güvence altına alınan din özgürlüğünün ihlal edildiğine oy çokluğuyla karar verdi. Üyelerden Serdar Özgüldür, Rıdvan Güleç, Recai Akyel ve Yıldız Seferinoğlu bu görüşe katılmayarak karşıoy kullandılar.

AYM gerekçeli kararında, 1863 tarihli Nizamname-i Milleti Ermeniyan‘a (‘Nizamname‘) atıf yaparak nizamnamenin hala yürürlükte olduğunu vurgulamış ve Cumhuriyet tarihinde geçmiş tüm Ermeni patrikliği seçimlerinin de bu nizamnameye göre yapıldığının altını çizmiştir. Nizamnamenin Osmanlı millet sistemine ait bir düzenleme olduğunun bilinciyle karar boyunca Nizamname’de geçen “Ermeni milleti” tabiri yerine Ermeni toplumu veya Ermeni cemaati tabirlerini tercih ederek kullanacağını belirtmiştir.

Ölüm, istifa ve çeşitli nedenler…

İki farklı bireysel başvuruyu beraber değerlendiren AYM, Nizamname’nin 2. maddesinde belirtilen “esbab-ı saire”; yani çeşitli nedenler söz öbeğinin İdare ve İdare Mahkemesi tarafından doğru şekilde yorumlanmadığının altını çizdi. Patriklik görevinin hangi koşullar altında sona erdiğini belirleyen madde sadece ölüm ve istifayı değil aynı zamanda “çeşitli nedenleri” de içeriyordu. AYM buna örnek olarak 1922 senesinde istifa etmeden Varna’ya giden Patrik Zaven Der Yeğyayan’ı örnek göstermiş ve bu olaydan sonra Aralık 1922’de seçim yapıldığına dikkat çekmiştir.

“Patrik seçimi on yılı aşkın bir süre ile Ermeni toplumunun iradesine göre yapılmamıştır.”

AYM, Nizamname’ye göre şekillenen seçim usulünce bir patrik seçimi yapılmasına izin verilmediğini tespit etmiştir. Bununla birlikte Nizamname’nin ruhu gereği cemaatin iradesine özel vurgu yapıldığını da belirtmiştir. Patrik genel vekili seçimlerinde sadece Ruhani grubun söz sahibi olduğunun, Patrik Seçimi Müteşebbis Heyeti’nin (‘Siviller‘) iradesinin olmadığının; Ruhanilerin seçmiş oldukları patrik genel vekilinin 10 yılı aşkın süreyle görevde olduğunun, sonuç olarak bu durumun Ruhanilerin iradesinin öncelenmesine ve Sivillerin iradesinin göz ardı edilmesine sebebiyet verdiğine kanaat getirmiştir.

İdare geleneğe uymayan çözüm sundu

AYM, bu problemin toplum ile gerçekleştirilecek diyalog ile çözülebilecekken bu tip politikaların geliştirilmediğini onun yerine idarenin Ermeni cemaatinin gelenek ve teamüllerine uygun olmayan, daha önce hiç uygulanmamış yeni bir uygulamayı çözüm olarak sunduğunu belirtmiştir.

Ermeni Patrikhanesi, Fotoğraf: Agos

Ne Olmuştu?

2007 yılında rahatsızlanarak görevini yapamaz hale gelen Patrik Mesrop Mutafyan yerine yeni bir patrik seçilmesi için İstanbul Valiliği’ne 2009 senesinde ayrı ayrı iki başvuruda bulunulmuştu. Ruhaniler Şahan Sıvacıyan ve Aram Ateşyan’ın başvurusunda, Nizamname’de belirlenmemiş ve daha önce hiç uygulanmamış bir sistem olarak “eş-patriklik” sisteminin uygulanması talep edilmişti. Bu öneriye göre Mutafyan’ın görevi devam edecek ancak bir başkası daha eş-patrik olarak seçilecekti. Bu talebi müteakiben Siviller, Nizamname’nin 2. maddesinde belirtilen “çeşitli nedenlerle” yeniden patrik seçilebileceği gerekçesiyle seçim talebinde bulunmuştu.

İstanbul Valiliği Ruhanilerin önerisini reddederek, bir patrik genel vekili seçebileceklerini ve bu kişinin kamusal alanda dini kıyafet giyebilmesi için ayrıca kendilerinden izin alabileceğini söylemişti. Diğer taraftan Sivillerin talebini ise cevapsız bırakarak zımnen reddetmişti.

Ermeni cemaati içerisinde bölünme

Siviller idari dava yoluna gitmiş, patrik genel vekilliği görevlendirilmesinin daha doğru olacağı yönünde cemaat içerisinde görüş birliğinin bulunmadığını, toplumun çoğunun Ruhanilerin bu talebine ve idarenin çözümüne karşı olduğunu, “Patriğimi seçmek istiyorum” inisiyatifinin 5.500 imza topladığını, patrik seçiminin sadece Ruhaniler tarafından değil, aksine çoğunluğu Siviller tarafından oluşan bir meclis tarafından seçildiğini belirtmişti.

İdare Mahkemesi ise Nizamname’yi dar yorumlayarak Mutafyan’ın ölmemiş veya istifa etmemiş olması sebebiyle patriklik makamında oluşmuş bir boşalmanın söz konusu olmadığını belirterek davayı reddetmişti. Karar temyiz edilmiş, temyiz talebi de reddedilmişti.

Ruhaniler grubundan Aram Ateşyan. Ateşyan Patrik Genel Vekili olarak 10 yıl boyunca görev yapmış ve Patrik Mesrop Mutafyan kısıtlandığında istifa etmemişti.

Usulüne göre yapılacak seçime yeniden müdahale

2016 senesinde Sulh Hukuk Mahkemesine yapılan başvuru ile Patrik Mesrop Mutafyan kısıtlanmış ve kendisine vasi atanmıştı. Bu sebeple, Ruhaniler Genel Meclisi mevcut durumu değerlendirerek patriğin emekli ilan edildiğini ve patriklik makamının münhal olduğuna karar vermişti. 2017 senesinde usulünce yeni bir patrik seçebilmek adına Başepsikopos Karekin Bekçiyan patrik kaymakamı (‘kaymakam‘) olarak seçilmiş, birkaç ay sonra Ruhaniler Genel Meclisi, Aram Ateşyan’a tanınmış olan tüm yetki ve sorumlulukların sona erdiğini ilan etmiş, yeni patriklik seçimi için heyet kurulmuş, görev dağılımı yapılmıştı. Aram Ateşyan ise görevinden istifa etmekten imtina etmişti.

İstanbul Valiliği’nin seçim günü ve heyet hakkında bildirilmesinin ve gereğinin yapılması talebi uzun süre cevapsız kalmış, talep yenilenmiş ve nihayet İstanbul Valiliği, Ermeni toplumunun içişlerine yeniden karışarak patrik kaymakamlığı seçiminin mutlak butlanla batıl olduğunu ve Patrik Genel Vekili Aram Ateşyan’ın halihazırda görevine devam ettiğini belirtmiş, patriklik makamında henüz bir ölüm veya istifa olmadığı için herhangi bir boşalma olmadığını yinelemişti.

Güncel Seçimler

Patrik Mesrop Mutafyan 8 Mart 2019 günü vefat etti. AYM kararı aldığı tarih itibariyle teorik anlamda din özgürlüğünün ihlal edildiğine karar vermiş olsa da, dosyayı daha önce karara bağlamayarak pratikte işe yarayacak bir karara imza atamamıştır.

Patriğin ölümünden sonra patrik kaymakamlığı seçimi için 27 Haziran 2019 tarihi belirlenmiş, ancak İçişleri Bakanlığı 26 Haziran’da kaymakam seçimlerine tekrar müdahale ederek seçim tarihinin 4 Temmuz’a alınmasına karar vermiş ve herhangi bir gerekçe belirtmemişti. 4 Temmuz’da nihayet yapılan seçimde Epsikopos Sahak Maşalyan patrik kaymakamı olarak seçildi. Kaymakam, yeni patrik seçilene dek Patriğin görev ve yetkilerini üstlenecek.

2 comments on “Anayasa Mahkemesi Ermeni Toplumunun Din Özgürlüğünün İhlal Edildiğine Karar Verdi – Betsy Penso

  1. […] AYM, henüz Temmuz ayında yayımladığı karar ile İdare’nin Ermeni toplumunun geleneğine uygun olmayan çözüm sunduğunu ve bu durumun kabul edilebilir olmadığını değerlendirirken, 1863 Nizamnamesi’ne açıkça atıfta bulunarak hala yürürlükte olduğuna işaret etmiş ve Ermeni toplumunun din özgürlüğünün ihlal edildiğine karar vermişti. […]

Comments are closed.