Avlaremoz Dosya Kültür Sanat Makaleler

20. Yüzyılda Soykırım ve Toplumsal Cinsiyet – Özgür Kaymak

Künye: “Gender and the Holocaust: Male and Female Experiences of Auschwitz”, Lise Pine, (Ed. Amy E. Randall) Genocide and Gender in the Twentieth Century, A Comparative Survey, 2015, UK.

 

“Genocide and Gender in the Twentieth Century” (20. Yüzyılda Soykırım ve Toplumsal Cinsiyet) Kuzey Amerika ve Avrupa’da 20. yüzyılda gerçekleşen etnik temizlik ve soykırımları cinsiyetlendirilmiş söylemler, pratikler ve tecrübeleri odak alarak inceleyen, bu alanda yapılmış en iyi çalışmalardan birkaçını bir araya getiren bir derlemedir. Kitap, Rwanda, Ermeni, Yahudi Soykırımlarını ve eski Yugoslavya’daki etnik temizlik ve soykırımı ele alan makalelerden oluşmaktadır. Kitap içindeki çalışmalar tarihsel ve kültürel olarak, yeniden üretimin, biyolojik, etnik, ulusal, ırksal ve dinsel kimliklerin, kitlesel tecavüzleri de içeren soykırımsal cinsel şiddetin gerçekleşmesindeki etkisine dair bizlere zihin açıcı kapılar açmaktadır. Kitap ayrıca erkeklik-kadınlık söylemleriyle kesişen bu fikirlerin faillerin etnik temizlik ve soykırımı gerçekleştirmede kullandıkları araç ve stratejilere nasıl etki yaptığını, mağdurların süreçlerdeki tecrübeleriyle birlikte ele almaktadır.

Lisa Pine[1] kitapta, “Gender and the Holocaust: Male and Female Experiences of Auschwitz” (Toplumsal Cinsiyet ve Holokost: Auschwitz’in Kadın ve Erkek Deneyimleri” başlıklı makaleyi ele almaktadır. Pine’ın makalesinde belirttiği gibi toplumsal cinsiyet ve soykırıma dair son yıllarda akademik alanda yapılan çalışmalar büyük bir ivme kazanmıştır. Adam Jones da toplumsal cinsiyet gözlüğüyle (gender lens) yapılan çalışmaların, soykırımsal şiddetin episodlarında kadın ve erkeğin nasıl hedef alındığını anlamamıza büyük katkı yaptığından bahsetmektedir (2015: 37). Kadınlık ve erkeklik belirli türden kimliklerin ve davranış beklentilerinin toplumsal inşası ile ilgilidir. Pine’ın kaleme aldığı makale tam da bu noktadan yola çıkarak toplumsal olarak inşa edilen kimliklerin Holokost’un aşırı ve olağandışı ortamında kadınlarla ve erkeklerle olan ilişkisini/etkisini ele almaktadır.

Makale toplumsal cinsiyetle bağlantılı olan Holokost tarihyazımındaki ana gelişmelerin analizi ile başlamaktadır. Alanda yapılmış araştırmaların parametrelerini oluşturduktan sonra Pine, toplumsal cinsiyet kavramıyla ilgili tartışmalara ve bu tartışmaların Holokost mağdurlarıyla olan ilişkisine yönelmektedir. Makalede öncelikli olarak savaş öncesinde gerçekleşen Nazi zulmündeki toplumsal cinsiyet farkının yapısal kaynakları ele alınmakta, ardından da Holokost’u Yahudi kadın ve erkeklerin nasıl tecrübe ettiğine kurtulanların tanıklıkları temel alınarak odaklanılmaktadır. Özetle Pine çalışmasında Auschwitz’deki toplumsal cinsiyetle ilişkili tecrübeleri değerlendirmektedir. Çalışmada Holokost’da geleneksel toplumsal cinsiyet normlarıyla örtüşen Yahudi kadın ve erkeklerin davranışları (sosyal dayanışma, otonomi, güç, egoizm, kadının özel alan erkeğin kamusal alan ile ilişkisi…) ve bu davranış biçimlerinden sapmalar incelenmektedir. Son olarak da beklentileri karşılayan, geleneksel tipik kadın davranış modelinden uzaklaşan kadınların davranış biçimleri, yaşanmışlıklar üzerinden tartışılmaktadır. Pine’ın altını çizdiği gibi, Holokost kurbanlarının kurtulmak için göze aldıkları umutsuz eylemler (kamplarda yiyecek elde edebilmek için “cinsel olarak iyilikler” yapmak) rahatsızlık veren bir başlık olduğu için hakkında son yıllara kadar fazla konuşulmamış, akademik çalışmalarda gözardı edilmiş ya da önemsenmemiştir. Pine bu çalışma aracılığı ile Soykırım sürecindeki cinsiyete bağlı rolleri ve bu rollerden sapmaları mercek altına alarak, herhangi bir yargılamaya girmeden, Holokost tecrübesinin daha geniş ve tam bir resmini çizmeye çalışmakta ve konuyla ilgili daha büyük bir tarihsel anlayış kurmaya çalışmaktadır. Holokost tecrübelerinin toplumsal cinsiyete dayalı analizleri ve kadınlar-erkekler tarafından bu tecrübelerin nasıl anlatıldığını olgusal bir tespit olarak ele almak modern tarihin bu en karanlık bölümünü anlamamıza büyük katkı sağlamaktadır.

[1] Dr. Lisa Pine Nazi Almanyası dönemindeki tarihsel olaylara dair önde gelen uluslararası uzmanlardan biridir. Dr. Pine, Üçüncü Reich ve Holokost’un tarihine ve belleğine dair kadın, aile ve eğitimi de içine alan çeşitli konularda akademik çalışmalarda bulunmuştur.